Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından ilk kez en geniş katılımı ile birlikte 3 Ocak 1934 tarihinde İzmir'de yapılan Türkiye Avukatlar Birliği toplantısında, 5 Nisan tarihi 'Avukatlar Günü' olarak ilan edildi. 5 Nisan 1958'de İzmir Ticaret Odası toplantı salonunda gerçekleştirilen ve iki günlük toplantının ardından Barolar Birliği'nin kuruluş çalışmaları başladı. Bunlarla birlikte yapılan görüşmeler sonucunda 5 Nisan 'Avukatlar Günü' olarak belirlendi. İstanbul Barosu'nun ilk genel kurulunun 5 Nisan 1878 tarihinde yapılması da bugünün Avukatlar Günü seçilmesinde etkili oldu. Her yıl avukatlar tarafından kutlanan bu günde avukatların sorunu tekrar gündeme geldi. Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu, www.başkentgazete.com.tr'ye önemli açıklamalarda bulunarak avukatlara yönelik şiddet vakalarında artış yaşandığını söyledi.

'AVUKATLARA YÖNELİK ŞİDDETE SON VERİLMELİ'

Avukatların ciddi bir işsizlik ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan Ankara Barosu Başkanı Köroğlu, son dönemde avukatlara yönelik şiddet vakalarında artış yaşandığını söyledi. Köroğlu şu ifadeleri kullandı: 'Avukatların sosyo-ekonomik koşulları dışında son dönemde ciddi bir sorunu daha var. Ne yazık ki avukatlara yönelik şiddet vakalarında son dönemde artış var. Bu yaşanan şiddetleri özünde vatandaşın en temel hakkı olan savunma hakkına yönelik büyük bir organize saldırı olarak görüyoruz. Artık avukatlara yönelik şiddete son verilmesi veya bunların yaptırımlarının ağır olması gerektiğini düşünüyorum.'

'BARO BAŞKANLARI OLARAK BİRBİRİMİZE BAŞSAĞLIĞI DİLEMEK ZORUNDA BIRAKILIYORUZ'

Köroğlu, 2006 yılında Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak intihar eden Avukat İpek Ertürk'ü hatırlatarak, 'Meslektaşımız geride 'Yavaş yavaş delirdim hiç kimse fark etmedi' diye bir not bırakmıştı. O günden bu yana istatiksel olarak bakılsa onlarca genç meslektaşım daha intihar etti. Doktorlar bilimsel anlamda özendirmemek için intihar paylaşımlarının yapılmaması gerektiğini söylüyor ama biz bu acıları her gün duyuyoruz, yaşıyoruz. Baro başkanları olarak birbirimize başsağlığı dilemek zorunda bırakılıyoruz. Gençler ekonomik kıskaç, işsizlik, yaşadıkları bunalım, gördükleri şiddet nedeniyle artık hayattan kopma noktasına geliyor. Bu yüzden siyasi iktidarların, TBMM'nin, cumhurbaşkanlığının bu bahsettiğim 'yangın yeri'nde olup bitenleri görmesi lazım' dedi.

'AVUKATLIK MESLEĞİNİN İÇİ GERÇEKTEN YANGIN YERİ'

Köroğlu, avukatların yaşadıkları diğer sorunları da şöyle anlattı:

'Çok sayıda hukuk fakültesi mezunu avukat meslektaşım ciddi bir işsizlik ile karşı karşıya. Onları ekonomik olarak ayakta tutmaya çalışıyoruz. Yıllardır çözülmeyen birçok sorunumuz var. Bunlardan bazıları Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) ücretleri, adli yardım ücretlerinin ödenmemesi. Yasal değişikliklerle avukatların iş alanlarını arttırmak genişletmek gerekirken tam tersine baroları daha da zayıflatmak ve meslek örgütü olarak avukatları daha da zor durumda bırakmak gibi bir eğilim var ne yazık ki. Avukatlık mesleğinin içi gerçekten bir yangın yeridir. Avukatlık sadece bir meslek, meslek örgütü değil aynı zamanda vatandaşın hakkını hukukunu koruyan bir meslek olduğu için aslında vatandaşın cezalandırıldığını, bir mesleğin zor durumda bırakılarak aslında vatandaşın zor bırakılmaya çalışıldığını düşünüyorum.'

'MÜCADELEMİZDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ'

6 Şubat Kahramanmaraş depreminde dolayı Hatay'da olduklarını belirten Köroğlu, 5 Nisan Avukatlar Günü'nün kutlama değil mücadele günü olduğunu dile getirdi. Köroğlu, 'Ankara Barosu yönetim kurulu ve seçilmiş organlarımızdaki meslektaşlarımızla 5 Nisan Avukatlar Günü'nü Hatay'da Hatay Barosu'na kayıtlı meslektaşlarımızla bir arada geçirmek ve dayanışma içinde onlarla birlikte vakit geçirmek, birbirimizi dinlemek, bir birimize ihtiyacımız olduğunu göstermek amacıyla buradayız. Deprem nedeniyle 11 ilde yaklaşık 8 bin meslektaşımız bizzat bu durumdan etkilendi. 121 meslektaşımızı kaybettik ve şimdi hep beraber yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Depremin ilk anından itibaren Türkiye Barolar Birliği ve 81 baro olarak deprem bölgesine koştuk. Tüm bu süreçte yaşanan hukuksuzlukları gündeme getirdik, bu hukuksuzlukları engellenmeye çalıştık, davalarımızı açtık. Biz kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olmanın yanı sıra aynı zamanda yasası gereği bir sivil toplum kuruluşuyuz. Ve yasaların bize yüklediği bu ülkedeki her türlü hukuksuzluğa karşı durmak mecburiyetimiz var. Bunu yaparken ülkenin ekonomik ve siyasi ikliminden dolayı yorulduğumuzu ifade etmek isterim. Ama bu mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi, 100 yıllık bir baro olarak her koşulda avukatlığı ve hukuku savunmaya devam edip mesleğimizi yaşatacağımızı belirtmek isterim' diye konuştu.

Köroğlu, sözlerini şu ifadelerle bitirdi: 'Hiçbir zaman umut etmekten vazgeçmedik. Mesleğimize duyduğumuz inancı ve onu sürdürme hevesimiz daimdir. Bu vesileyle de tüm meslektaşlarımın Avukatlar Günü'nü kutluyorum.'

Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu

Muhabir: Haber Merkezi