Bir grup gazeteci ile bir araya gelen TÜRKYED Başkanı Çelik yükselen et fiyatlarına ilişkin değerlendirmeler yaptı. Balıkesir’deki küçükbaş hayvan varlığının 500 bin adet olduğunu hatırlatan Çelik, Türkiye’deki küçükbaş hayvan varlığının ise 60 milyonu bulduğunu söyledi. Çelik, “500 bin hayvandan yaklaşık 400 bin adet anaç çıkar. Bu 400 bin hayvandan elde edilecek kuzu da 400 bin adet olur. Bu sayı İstanbul’un bir günlük tüketimine neredeyse eşit. O zaman her tarafta Balıkesir kuzusu satılıyorsa bizim geriye kalan 59 milyon 500 bin hayvanımızın kuzusu nereye gidiyor” sorgulamasının herkes tarafından yapılması gerektiğini söyledi. Çelik şöyle devam etti:
“BALIKESİR KUZUSU YALANI İLE KİLODA 100 TL ARTIŞ”
“Her kasap diyor ki Balıkesir kuzusu satıyorum. O halde diğer illerin kuzuları nerede. Balıkesir’e kuzular gönderiliyor, oradaki mezbahada kesiliyor, oranın kaşesi vuruluyor, sonra o kuzu Balıkesir kuzusu olarak anılıyor. Orada üretilen hayvan sayısı belli. Balıkesir kuzusu dediklerinde fiyatı yaklaşık kilogramda 100 TL fazla fiyata satıyorlar. Ekstra olarak yakıt miktarı gibi lojistik maliyetleri de etin fiyatının üzerine yükleniyor. Yani kuzu eti üreticiden 550 TL’ye alınıyor. Bu Balıkesir’e gönderilip üzerine lojistik, aracı maliyetleri ekleniyor. Tüm bu aracı maliyetleri, işletme karları gibi (kasap, market gelirleri) ile kuzu etinin kilogram fiyatı 1000 TL’ye geliyor. Buna ekstra bir de Balıkesir kuzusu unvanı koyarak kilogramda 100 TL daha fazla eklenip, vatandaşa öyle satılıyor.”
KASAP VE MARKETLER DE KANDIRILIYOR
Türkiye’de her yerde mezbaha bulunduğu ve mezbaha sorunun bulunmadığını da vurgulayan Çelik, Tarım Bakanlığı’nın bunları da denetlediğine işaret ederek, mesleği kendi çıkarlarına alet eden bir grup aracı bu tarz oyunlarla insanın geçimi ile oynadığını söyledi. Çelik, “Yani Balıkesir’de bu kaşe vurulmadan bu et yine Balıkesir kuzusu olarak satılamaz mı? Neden kuzular oraya kadar götürülüyor, ‘vatandaş zaten anlamaz ki’ sorusu da akıllara gelebilir. Evet, vatandaş satılan kuzunun üretim yerini anlamayabilir ancak marketlerin, kasapların satın alma sorumluları kesildiği mezbahanın sertifikasına bakar. Bu sırf onlara ürünü pahalı satmak için yapılıyor. Günün sonunda ise fatura hem Balıkesirli üreticiye hem de vatandaşa kesiliyor. Bir de elbette bu sertifikaya sahip olmadan da Balıkesir kuzusu diye satanlar yok mu, o da elbette var. Yani burada çok ciddi bir sorun var ve bu çözüme kavuşmalı” değerlendirmesi yaptı.
