Dostlar;

Mesleki yaşamının büyük bir bölümünü Parlamento muhabiri olarak geçirmiş biri olarak bu başlığı atarken içim acıdı! Ama başka türlü de tanımlamak mümkün değildi!

Kuruluşundan itibaren 2003’e kadar Türk Halkının her kesiminden –genellikle- seçilmişlerin oluşturduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ne yazık ki AKP iktidarlarıyla atanmışların ve doğal olarak Sermayenin Büyük Millet Meclisi oldu!

AKP, MHP ve DEM Parti gibi sağ partiler ön seçimsiz bir Parlamento grubu oluşturdu.

Ön seçim yapan tek parti CHP idi, O da Deniz Baykal döneminde başlayan ve, Kemal Kılıçdaroğlu döneminde ise neredeyse yok denilecek kadar yerde ön seçimle milletvekillerini belirledi.

Bu uygulamanın sonucu olarak TBMM geniş halk yığınlarının değil, sermayenin meclisi oldu.

Çünkü Parlamentoda görev yapan vekillerinin büyük bölümü halkın desteği ile ön seçimden çıkıp gelen değil, liderin istediği isimlerin listeye yazılması ile partinin aldığı oy oranında vekil olarak TBMM’ye giren insanlardan oluştu.

Bu vekiller ne yazık ki -ki özellikle sağ partilerde- parti-grup yönetiminin izni olmadan soru önergesi bile veremeyen, kürsüde konuşamayan… dahası parlamento muhabirleri ile yan yana görünmekten çekinen insanlar!

23 Yıllık AKP iktidarı döneminde geniş halk kesiminin lehine hangi yasa çıktı? Ben hatırlamıyorum. Hatırlayan dostlar varsa yazsın lütfen.

Ama halk ve ülke aleyhine, ulusal ve yerel sermayeyi daha da azgınlaştıran ülke kaynaklarını bu zengin azınlığa peşkeş çeken o kadar çok yasa çıkarıldı ki…

Örneğin Kamu İhale Yasası.

Sayısını ben de unutmuştum. İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ersin Beyaz Genel kurul kürsüsünden açıkladı: 200 kez değiştirilmiş!

İnanılmaz 23 yıllık AKP iktidarında 200 kez ihale yasası değiştirilmiş.

Yani neredeyse her büyük ihale için kişiye-şirkete özel yasa çıkarılmış.

Peki başka.

İklim yasası,

Suyun kullanımı yayası,

İmar yasası, Çevre yasası

Ve.

Son olarak getirdikleri Maden yasa tasarısı

Peki ne öngörülüyor bu yasada?

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç’ın açıklamasından alıntıladım.

-Maden Kanunu, 4 Haziran 1985 yılında yürürlüğe girdiğinden bu yana 30 kez değiştirildi.

-2004'te eklenen madde 7'de yapılan değişiklikle ormanlar, milli parklar, özel çevre koruma alanları gibi pek çok bölge madenciliğe açılabilir hale geldi. Kamu yararını şirket lehine tanımlandı.

-TEMA Vakfı'nın 2019 yılından bu yana sürdürdüğü ruhsat haritası çalışmaları kapsamında, 29 ilde altın, gümüş, kömür ve bakır gibi IV. Grup maden ruhsatlarının yoğunluğu incelendi. 29 ilin yüzölçümünün ortalama %67'sinin bu madenlere ruhsatlandırılmış durumda. Gümüşhane'nin %93'ü, Kütahya'nın ise %92'si IV. Grup madencilik ruhsatlarıyla kaplanmış.

-Kamu kurumlarının ÇED süreçlerindeki görüş verme süresi 3 ayla sınırlandırılıyor. Süre içinde yanıt verilmeyen görüşler otomatik olarak olumlu sayılıyor. ÇED süreçleri ise etkisizleştiriliyor.

- Ormanların şirketlere devri daha da kolaylaşıyor. Maden alanlarındaki ormanlar MAPEGʼe ücretsiz olarak devrediliyor.

- Zeytinciliğin Korunması ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkındaki Kanun’un değiştirilmesinin yolu açılıyor ve ülkedeki tüm zeytinlikler tehlike altına giriyor.

-Meralar enerji şirketlerine tahsis ediliyor.

- Acele kamulaştırma kararları ile özel mülkiyet hakkı ihlal ediliyor, köylünün tapusu gasp ediliyor.

-Kritik ve stratejik madenler için cumhurbaşkanlığına ve özel bir kurula yetki veriliyor.

- Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na imar planı yapma ve inşaat ruhsatı verme yetkisi veriliyor.

- Ormancılık ve çevre korumadan sorumlu kurumlar yetkisiz kılınıyor, koruma sağlayan kanunlar etkisiz hale getiriliyor.

Peki bu kararları parmak kaldırarak onaylamanın karşılığında vekiller aylık ne kadar maaşla ödüllendiriliyor? Ocak ayındaki zamla normal vekilin maaşı şu ana kadar 196 bin 775 TL’ idi. Temmuz’da gelecek zamla artacak!

Asgari ücret ne? 22 bin 104 TL. Üstelik temmuz zammı da yok!

Peki, emekli vekil maaşı ne kadar 123 bin 759’TL.

En düşük emekli maaşı ne kadar 14 bin 469 TL.

Sizce bu Meclis kimin meclisi?