Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Kamu Çerçeve Protokolü Sözleşmesi görüşmeleri kapsamında HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan ve beraberindeki sendikacılardan oluşan heyeti Bakanlık'ta kabul etti.
Basına kapalı gerçekleşen kabulün ardından Arslan ve beraberindekiler, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Arslan, sözleşme görüşmelerinde kamu işverenini temsil eden TÜHİS'in geçen hafta sunduğu teklife ilişkin bu sabah bir toplantı yaptıklarını ve bir dizi karar aldıklarını söyledi.
Toplantıda, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten randevu talep ettiklerini belirten Arslan, randevu taleplerine hızlıca dönüş yapan Bakan Işıkhan'a teşekkür etti.
Aldıkları karar doğrultusunda, HAK-İŞ Başkanlar Kurulunu cumartesi günü Van'da toplayacaklarını dile getiren Arslan, bu toplantıda Kamu Çerçeve Protokolü Sözleşmesi görüşmelerinde gelinen son noktayı değerlendireceklerini söyledi.
Arslan, gelecek hafta HAK-İŞ'e bağlı sendikaların tüm illerde iş yeri ziyaretleri yapacaklarını belirterek, illerde işçilerin taleplerini liste halinde AK Parti ve MHP il başkanlıklarına ileteceklerini ifade etti.
HAK-İŞ Kamu Koordinasyon Kurulunu yarın yeniden toplayacaklarını bildiren Arslan, bu toplantıda iş kollarına ilişkin taleplerini gözden geçireceklerini dile getirdi.
"GÖRÜŞMELERİN UZAMASINDAN SON DERECE RAHATSIZIZ"
Bakan Işıkhan ile uzun süre görüştüklerini belirten Arslan, "Kamu çerçeve için TÜHİS'in verdiği rakamların konfederasyonumuz tarafından kabul edilmeyeceğini ve beklentilerimizin çok altında olduğunu, Türkiye'de çalışma hayatında, ekonomide yaşanan gelişmeleri ayrıntılı şekilde kendileriyle paylaştık ve tekliflerinin gözden geçirilmesi talebimizi ilettik. Toplu sözleşmelerin gecikmiş olmasının sorumlusunun asla sendikalar olmadığını, konfederasyonumuzun, görüşmelerin uzamasından dolayı son derece rahatsız olduğunu ifade ettik." diye konuştu.
Arslan, Kamu Çerçeve Protokolü Sözleşmesi görüşmelerinin uzamasından rahatsızlık duyduklarını vurgulayarak şunları söyledi:
"Kasım ayından bekleyen toplu sözleşmelerimiz var. Dolayısıyla 8 aydır, 9 aydır TÜHİS ile bir madde üzerinde bile anlaşamamışsak burada bir sorun var demektir. Sayın Bakanımız da bu taleplerimizi, eleştirilerimizi haklı buldu ve toplu sözleşmesi sürecinin bir an evvel sonuçlanması için bir irade ortaya koyduğunu söyledi. Bizim taleplerimizin yeniden değerlendirileceğini, bu tekliflerin son teklif olmadığını, bundan sonra yeni teklifler oluşturmak için de bir dizi çabalar içinde olacağını, Sayın Maliye Bakanımızla tekrar görüşeceğini ve işçilerin, sendikaların taleplerinin azami ölçüde karşılanması için gereken çabayı göstereceğini ifade etti."
"BİR AN EVVEL SONUÇLANDIRILMASI HUSUSUNUN ALTINI ÇİZDİK"
Bakanlıkta yeni bir komisyon kurulacağını dile getiren Arslan, "Tabii ki çalışanlarımızın bizden beklentileri bugün yeni bir teklif oluşturulup kamuoyuna paylaşmaktı. Sayın Bakanımız, kısa zamanda bize tekrar tekliflerini sunacaklarını ifade etti. Biz de bu sürenin çok uzun olmamasını ve bir an evvel sonuçlandırılması hususunun altını çizdik. Umarım kısa zamanda ki HAK-İŞ olarak, kamuda en fazla üyeye sahip konfederasyon olarak beklentilerimizin karşılandığı, taleplerimizin ciddiye alınıp gerçekten işçilerin arzu ettiği bir noktaya taşıma konusunda gereken irade, gereken çalışma yapılır." diye konuştu.
Toplu sözleşmelerin yürürlük süreleriyle ilgili sorunlar da olduğunu söyleyen Arslan, kamudaki bütün sözleşmelerin aynı tarihte başlayıp aynı tarihte sona ermesini istediklerini ancak bu konuda TÜRK-İŞ ile uzlaşma sağlayamadıklarını belirtti.
HAK-İŞ olarak, işçilerden endişe etmemelerini isteyen Arslan, "Çalışanların iradesinin dışında hiçbir irade bizde söz konusu olamaz. Çalışanların arzu ettiği, kabul ettiği bir toplu iş sözleşmesi, başımız gözümüz üstünedir." dedi.
Kurulacak komisyonun işlevine ilişkin soru üzerine Arslan, şunları kaydetti:
"Kamuda örgütlü olan konfederasyonlar HAK-İŞ ve TÜRK-İŞ. Fakat muhatap olduğumuz bir işveren sendikası. Konfederasyon değil. Aslında orada çözmemiz gereken bir sorun var. Bizim muhatabımız TÜHİS'in üye olduğu işveren konfederasyonu olmalı. Yani TİSK olmalı. Fakat bu yapı geçmişten bu tarafa devam ettiği için burada bir sorun yaşıyoruz. İki konfederasyon, bir işveren sendikasıyla muhatap olmak zorunda ve işveren sendikacılığı yapılıyor. Bu da toplu iş sözleşmelerinin uzamasına neden oluyor. TÜHİS kendi kararlarını kendisi verecek pozisyonda da değil. Sayın Bakanımızın bu konuda irade ortaya koyması gerekiyor. Bunun da gecikmeden yapılması gerekiyor. Ben Sayın Bakanımızın TÜHİS'in esas lideri olması nedeniyle bu komisy
