Gürer, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, sağlık sisteminden kenevir üretimine ile ilgili düzenlemeye kadar farklı konularda AK Parti iktidarını eleştirdi. Gürer, “Yirmi dört yıl bir parti iktidarda kalırsa bir kör nokta oluşur, o kör nokta nedeniyle bazı şeyleri görmez olur. Onun için, sağlık sisteminde iyi şeyler yapılmadı mı, yapıldı ama sonra ne oldu? Sağlık sorunlu kılındı.” dedi.
Şehir hastanelerinin fiziksel şartlarının iyi olduğunu ancak hizmette büyük sorunlar yaşandığını belirten Gürer, sistemin içinin boşaltıldığını belirterek, “Şehir hastanesine gidiyorsunuz, sizi bir araca bindiriyorlar, konforlu bir şekilde gezdiriyorlar. Ama muayene için iki ay sonraya gün veriliyor. Görüntü olarak şehir hastaneleri otel gibi ama içinde doktor olmayınca hizmetin karşılığı yok.” diye konuştu.
Doktor açığı nedeniyle vatandaşların randevu bulmakta zorlandığını belirten Gürer, hastanelerde doktor olmadığı hâlde panolarda “doktor seçme hakkınız var” yazılarının hâlâ asılı olduğunu söyledi. Gürer, “Ya, doktor yok ki seçsin. Bari o panolar indirilsin. Doktorun olmadığı yerde doktoru nasıl seçecek?” ifadelerini kullandı.
“SAĞLIK TİCARİLEŞTİRİLEMEZ,ŞAKAYA GELMEZ”
Sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılmasına da sert çıkan Gürer, sağlıkta yaşanan sorunların her geçen gün arttığını ve bu alanın şakaya gelmeyecek kadar ciddi olduğunu vurguladı. Gürer, Sağlık şakaya gelecek bir iş değil, ticarileştirilecek bir alan da değil. Keşke hiç kimsenin sağlığı bozulmasa ama yaşadığımız koşullarda sağlığa dünden daha çok ihtiyaç duyacağız.” dedi.
Sağlık sisteminde taşeron olarak çalışan ve hizmet alım sözleşmesine takılan çok sayıda işçinin kadro beklediğini hatırlatan Gürer, “Bu arkadaşların kadroları verilsin, bu çalışanların hakkı gasbedilmesin. Eğer siz ticarileştirirseniz sağlığı, orada işe uygun adamın en ucuzu çalıştırılıyor. Oysa orada işi bilenlerin çalıştırılması lazım.” ifadelerini kullandı.
Aile hekimliği sisteminde yaşanan sorunlara da değinen Gürer, hekimlerin çalışma koşullarının kötü olduğunu ve yanlarında çalışan personelin de kadro hakkından yoksun bırakıldığını belirterek, “Bu mesleği yapanlar gelip burada bunları anlatıyorlar. Bu kesimin de sorunları ortadan kaldırılırsa hastanelerde yığılmalar da önlenir.” şeklinde konuştu.
"KENEVİR ÜRETİMİNDE KONTROL VE DENETİMDE SORUN YAŞANABİLİR"
Konuşmasında kenevir ekimiyle ilgili düzenlemelere de değinenGürer, 19 ilde izin verilen kenevir üretiminin kontrolsüz yürütüldüğünü ve bu alanda uzman görüşü alınmadan düzenlemeye gidildiğini ifade etti. Gürer, “Bu kenevir olayında işin bilenlerine danışılarak bir yöntem geliştirilmeliydi. Doğrudur, suyu az tüketiyor, birçok alanda kullanılıyor ama kontrol ve denetim sorunlu olabilir.” dedi.
"TOPLANAN VERGİLER HALK SAĞLIĞI İÇİN HARCANSIN"
İktidarın bir yandan şans oyunlarına, alkole ve uyuşturucuya karşı olduğunu söyleyip diğer yandan bu alanlardan vergi topladığını belirten Gürer, “Şans oyunlarına karşıydınız, tarihin en yaygın kumar oynandığı sürece erdik. ‘Madde bağımlılığıyla mücadele ediyoruz’ dediniz, uyuşturucu ortaokullara indi. ‘Alkole karşıyız’ dediniz, sahte alkolden insanlar ölüyor ama karşı olduğunuz alkol ve sigaradan vergi almaya geldi mi onu alıyorsunuz.” diye konuştu.
Vergilerle elde edilen gelirlerin halk sağlığına harcanması gerektiğini vurgulayan Gürer, “Madde bağımlısı çocuklar için o vergi üzerinden topladığınız parayla onların tedavi merkezlerini oluşturun. Niye hazineye gelir yazıyorsunuz?” dedi.
Sağlık sisteminde yapılacak her düzenlemenin halk yararına olması gerektiğini ifade eden Gürer, “Sağlıkla ilgili yaptığımız her düzenlemenin toplum yararına olması, insanlara katkı da sağlaması, ayrımcılık yaratmaması gerekir. Adamını bulanın işi görüleceği yerde herkesin işi görülür bir yapıya ulaşmamız lazım.” ifadelerini kullandı.
Gürer, Meclis’e gelen kanun tekliflerinin yalnızca belli bir kesimi memnun ettiğini vurgulayarak, hükümete çağrıda bulundu: “Gelen kanun tekliflerinde hep sınırlı insanlara mutluluk sağlayan, onların taleplerini karşılayan maddeler olacağına bir de tüm halkın sorunlarını sahiplenelim.”