CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, TBMM Genel Kurulu’nda Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, gelir ve servet eşitsizliğine dair konuştu. CHP Ekonomi Masası üyesi Kış, Türkiye’nin yoksullaşması, orta sınıfın yok olarak yoksul sınıfa dahil olmasına yönelik CHP’nin ekonomi politikaları hakkında Genel Kurul'u bilgilendirdi.
Ülkede “derin yoksulluk ve sefalet” olduğunu, bunun sebebinin ise AK Parti hükümetinin “yanlış ekonomi politikaları” olduğunu, son 21 yılda “küçük bir kesimin çıkarlarının korunduğunu” ve “rantçı politikalarla zenginlerin daha fazla zenginleştiğini” kaydetti. AK Parti’li milletvekillerine tepki gösteren Kış, asgari ücretle geçinmeye çalışan, emekli maaşlarıyla kiralarını ödeyemeyen vatandaşlara dikkat çekti. Kış açıklamayı yaptığı sırada iktidar partisinin bazı vekillerinin “Biz bu maaşlarla geçinemiyoruz” sözlerine karşı çıktı. Genel Kurul görüşmelerinde CHP Grubu’nun tüm emekliler için 15 bin TL ödeme önerisinin AK Parti ve MHP oylarıyla reddedilmesinin, yalnızca çalışmayan emekliler için 5 bin TL verilmesinin “utanç duyulacak bir durum” olduğunu söyledi.
“ORTA SINIFIN EV VE ARABA SAHİBİ OLMA ŞANSI YOK OLDU”
Türkiye’nin küresel sefalet endeksine göre 2022 yılında 178 ülke arasında en kötü yılı yaşayan 10 ülke arasına girdiğini hatırlattı. Kış, “Türkiye OECD ülkeleri arasında gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu üçüncü ülke olarak görülmüştür. Bu şu demektir; orta sınıfın ev ve araba sahibi olma şansı yok olmuştur. Vatandaşlar artık tatile gidemiyor. Ailece eğlenmek, vakit geçirmek diye bir şey yok, kültürel faaliyetlere harcama yok. Türkiye güven endeksi konusunda, 29 ülkede yapılan araştırmada yüzde 32 ile sondan üç ülke arasında yer alıyor. Vatandaşların bankalar ve finans kuruluşlarına olan bireysel kredi ve kredi kartı borç bakiyesi 6-13 Ekim haftasında 25,7 milyar lira artarak, 2 trilyon 484 milyar liraya yükseldi.” diye konuştu.
Kış, vergi ve zamlarla ekonomik krizin faturasının halka kesildiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin en önemli hedeflerinden biri Cumhuriyetimizin 100. Yılında, emeğe sahip çıkarak, insan onuruna yaraşır bir Türkiye inşa etmektir. İsraf ekonomisi ile değil, üretim ekonomisi ve tasarruf ekonomisiyle hareket edeceğiz. Bu tasarrufu da milletin sofrasına el uzatmadan, Saray’dan başlayarak yapacağız. Cumhuriyetimizin 100. Yılında milletimize söz veriyoruz; gelir dağılımında adaletin olduğu, şeffaf, hesap verilebilir, üreten zenginliğin adil bölüşüldüğü, ekonomik düzeni kuracağız”.
