Türk Lirası’nın yıllar içinde yaşadığı dramatik değer kaybını rakamlarla gözler önüne seren CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Türkiye ekonomisinde alım gücünün geldiği noktayı “200 TL artık sadece tek bir öğünlük yemeklik malzeme veya birkaç temel ürün alabiliyor” sözleriyle özetledi. Başevirgen, 200 TL’nin piyasaya sürüldüğü 1 Ocak 2009’da dolar karşısındaki değerinin 130 dolara denk geldiğini hatırlatarak, “200 liranın 2025 Ekim ayı itibariyle değeri sadece 4,77 dolara kadar geriledi. Yani en büyük banknotumuz 16 yılda 125,23 dolar değer kaybetti. Bu tablo, Türk Lirası’nın nasıl eridiğini ve vatandaşın cebindeki paranın nasıl pul olduğunu açıkça gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“TÜM BANKNOTLARIMIZLA BUGÜN 25 EKMEK ALABİLİYORUZ”

Başevirgen, 200 TL’nin piyasaya ilk çıktığı dönemde yüksek alım gücü sağladığını ve vatandaşın elinde anlamlı bir değer ifade ettiğini belirterek şu hatırlatmayı yaptı: “200 TL piyasaya çıktığında, o dönemin asgari ücreti 537 TL’ydi. Yani tek bir 200 TL’lik banknot, asgari ücretin neredeyse dörtte birine denk geliyordu. Bugün ise aynı banknotla pazara giden bir vatandaş, sadece birkaç temel gıda ürünü alabiliyor. Reel alım gücü neredeyse sıfırlandı.” CHP’li Başevirgen, yüksek enflasyonun sadece banknotların değerini değil, vatandaşın yaşam kalitesini de erittiğini vurguladı. “Paramızın değer kaybı, doğrudan vatandaşın sofrasına, dolaylı olarak da refahına yansıdı” dedi. Türk Lirası’nın 16 yıldaki alım gücü kaybını somut örneklerle ortaya koyan Başevirgen, 2009 yılıyla 2025 yılı arasındaki farkı çarpıcı sayılarla açıkladı: “2009 yılında tüm banknotlarımızın toplam değeri 385 liraydı. O dönemde ekmeğin fiyatı 50 kuruştu. Yani bu parayla 770 adet ekmek alınabiliyordu. Bugün ise aynı miktarda parayla sadece 25,6 ekmek alınabiliyor. Yani tüm banknotlarımızın toplamı 16 yılda 744 ekmek daha az alabiliyor hale geldi.” Başevirgen, bu örneğin Türk Lirası’nın değer kaybının en sade göstergelerinden biri olduğunu belirterek, “Vatandaş artık banknotlara değil, gıda etiketlerine bakarak alım gücünü ölçüyor” ifadelerini kullandı.

“BİR DEPO BENZİN YERİNE ARTIK BİRKAÇ LİTRE”

Ekonomik çöküşün bir diğer göstergesini de kıyma fiyatları üzerinden anlatan Başevirgen, Türkiye’de temel gıda maddelerinin geldiği noktaya dikkat çekti: “2009 yılında 1 kilo kıymanın fiyatı ortalama 20 liraydı. Tüm banknotlarımızın toplam değeriyle 19,25 kilo kıyma alınabiliyordu. Bugün ise kıymanın kilosu ortalama 579 liraya yükseldi. Aynı banknot toplamıyla artık sadece 0,66 gram kıyma alınabiliyor. Yani tüm banknotlarımızın toplam değeri 1 kilo kıyma bile etmiyor.” Başevirgen, bu farkın sadece kıyma ya da et fiyatıyla sınırlı olmadığını, benzin, süt, peynir, yumurta ve temel ihtiyaç maddelerinde de benzer oranda değer kayıpları yaşandığını dile getirdi. CHP’li Başevirgen, akaryakıt fiyatlarının da 16 yılda rekor seviyelere ulaştığını vurguladı. “2009 yılında tüm banknotlarımızın toplam değeriyle 115,96 litre benzin alınabiliyordu. Bugün ise sadece 7,23 litre benzin alınabiliyor. Bu durum, sadece ulaşımı değil, üretimi, tarımı, gıda fiyatlarını ve dolayısıyla tüm yaşamı etkiliyor” dedi. Başevirgen, iktidarın ekonomi politikalarının bu tablonun en önemli nedeni olduğunu belirterek sert eleştiriler yöneltti: “Paramızın bu denli değer kaybetmesinin, banknotlarımızın neredeyse hiçbir ürünü satın alamayacak hale gelmesinin sebebi, 23 yıllık AKP iktidarının yanlış ekonomi politikalarıdır. Acı reçeteyi daima millete çıkaran, emeklinin, emekçinin sırtından geçinen bir anlayış var. Vatandaşın alım gücü her geçen gün daha da düşüyor, ama saray israfından ve itibardan tasarruf edilmiyor.”

“ELİNİZİ ARTIK MİLLETİN CEBİNDEN ÇEKİN”

Ekonomik krizin artık halkın günlük yaşamını derinden etkilediğini vurgulayan Başevirgen, sözlerini şu çağrıyla tamamladı: “Milletimiz artık dayanacak gücünü kaybetti. Markette, pazarda, fırında, kasapta vatandaşımızın yüzü gülmüyor. İktidara çağrımızdır; elinizi artık milletimizin cebinden çekin. Bu ülkenin parasını, emeğini ve umudunu heba etmeyin.”

Muhabir: Hatice Gürel