Oda Başkanı Aydın, "Balıkesir Sındırgı'da meydana gelen 6.1 şiddetindeki depremden dolayı öncelikle milletimize geçmiş olsun diyor, vefat eden vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza ise acil şifalar diliyorum.

Maalesef ki ülkemizin jeolojik yapısı itibariyle depremle birlikte yaşamak zorundayız ve de bundan dolayı da depremin etkilerini en aza indirmeyi başarmalıyız.

Ülkemizde meydana gelen depremlerde yıkılan binaların ardından hep yapı müteahhitleri hedef gösterilmektedir. Hedefe yalnızca müteahhitler konulursa yanlış sonuca ulaşılır. Müteahhitleri her deprem felaketinde olduğu gibi; tek sorumlu ve suçlu olarak hedef gösterme yaklaşımı doğru değildir.

Müteahhitler, inşaat öncesi ve sırasında yapıyı mevzuata ve bilimin gereklerine uygun projelendirmekle, inşa etmekle yükümlüdür. Ancak, müteahhit ile anlaşan ve inşaatı denetlemeyen arsa sahibinin/bina sahibinin de sorumluluğu bulunuyor. Yapının projesine uygun yapıldığını denetlemekle yükümlü mühendis, inşaatı denetlemekle sorumlu olan yapı denetim şirketi, binalara inşaat ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi veren görevli ve yetkililer, belediyeler de bir binanın yapımından sonuna kadar sorumludur. Daha önce yapılmış olan binalarda o binaları ayakta tutan taşıyıcı sistemi keserek deprem esnasında yıkılmasına neden olan vatandaşın da büyük sorumluluğu var.

Müteahhidin, inşaat yapımında rolü önemli ve depremde yıkılan yapılarda haliyle sorumluluğu var. Ancak, yıkılan bir binada bu sorumluluk sadece müteahhide ait değil. Müteahhidin sorumluluğu aktif görev üstlenen diğer yetkililerden daha az ya da daha çok değildir. Bu yapıların depremde yıkılmasında; jeoloji mühendisinden, betonarme mühendisine, şantiye şefinden saha mühendisine, iş sağlığı ve güvenliği uzmanından, projeleri tasdik eden ve eksiği tespitten sorumlu mühendisine ve imar müdürüne ve tüm bunların tamamından sorumlu olan yapı denetim firmalarının ve belediye başkanlarının da sorumluluğu var. Şimdi bu kadar sorumlu insan ve kurumun yıkılan binalarla bir ilgisinin olmadığı söylenemez. Elbette bu zincirin içerisinde yer alan tüm ilgili ve yetkili kişi ve kurumlar bir bina yıkımı halinde sorumlu olacaktır. Müteahhit bu saydıklarımızı bir araya getiren bir orkestra şefi gibidir. Çok sayıda sorumlu kişi ve kurumun kontrolünden geçen projeyi sadece müteahhitlere mal edemeyiz. Eksik imalattan, yukarıda saydığım tüm paydaşların sorumlu olduğunu bir kez daha belirtmek isterim." ifadelerini kullandı.

Aydın, yapı stoğu ile öncelikli olarak güçlendirilmesi ve yenilenmesi gereken binalarla ilgili ve bunun yanında kentsel dönüşümde izlenmesi gereken adımların çok hızlıca atılması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Kaynak: Bülten