Odadan yapılan yazılı açıklamaya göre, KOSGEB işbirliğinde düzenlenen "KOBİ'ler İçin Destek ve Dönüşüm Programları Bilgilendirme Toplantısı" ASO ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Toplantının açılışında konuşan Ardıç, veriye dayalı, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu döngüsel üretim modellerinin Türk sanayisinin rekabet gücünü belirleyen en temel faktörler haline geldiğini aktardı.
Daha akıllı, temiz ve verimli üretmenin önemine değinen Ardıç, dünyanın sadece ne kadar üretildiğiyle değil, nasıl üretildiğiyle de ilgilendiğini, enerji tüketiminden ham madde kullanımına, atık yönetiminden tedarik zincirine kadar her adımda sürdürülebilirliğin ölçüldüğünü kaydetti.
Ardıç, dijitalleşmenin, firmalar açısından üretimde verimliliğin, rekabet gücünün ve sürdürülebilirliğin temel şartı olduğunu belirterek, dijital teknolojileri iş süreçlerine entegre eden işletmelerin, hem maliyet avantajı elde ettiklerini hem de pazarlarını genişletme fırsatı bulduklarını bildirdi.
Enerji izleme sistemleri, akıllı üretim teknolojileri, atık geri kazanım çözümleri ve karbon izleme yazılımları gibi birçok temel altyapı unsurunun sanayiye entegre edilmesinin kritik önemde olduğunu vurgulayan Ardıç, "KOSGEB başta olmak üzere destek kuruluşlarımızın ulusal politikalar doğrultusunda bu dönüşümü etkin şekilde desteklemesi ve yönlendirmesi, reel sektörün temel beklentisidir." değerlendirmesinde bulundu.
"Verimlilik üzerinden rekabet etmemiz gerekiyor"
Ardıç, rakiplerle fiyat üzerinden değil, verimlilik üzerinden rekabet edilmesi gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Üretim gücünü büyütmenin yolu, daha fazla kaynak harcamaktan değil, aynı kaynakla daha fazla değer yaratmaktan geçiyor. Verimlilik odaklı teşvik sistemine geçmemiz, KOBİ'lerimizin dijital dönüşümünü hızlandırmamız, AR-GE'ye dayalı üretimi yaygınlaştırmamız, yüksek katma değerli sanayi yatırımlarını önceliklendirmemiz gerekiyor."
KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu da sanayisi gelişmiş illerden başlayarak tüm ülke genelinde "Destek ve Dönüşüm Bilgilendirme Toplantıları" gerçekleştirmeyi hedeflediklerini bildirerek, destek mekanizmalarını yalnızca kuruluş aşamasında değil, işletmelerin büyüme ve küresel ölçekte gelişim süreçlerinde de yanlarında olacak şekilde tasarladıklarını kaydetti.