Ağız ve diş sağlığı dünyada 3.5 milyar insanı etkileyen en yaygın sağlık sorunu. Diş çürüğü ve diş eti hastalıkları, çocuklardan erişkinlere, ve yaşlılara kadar toplumun bütün kesimlerini kadın erkek ayrımı olmaksızın sağlığı olumsuz etkileyen başlıca ağız hastalıkları…

20 mart 2013’te İstanbul’daki Dünya Diş Hekimleri Birlği(FDI) Genel Kurulu’nda toplumların ağız ve diş hastalıklarını azaltmak ve kişilerin, ailelerin, toplumların ve de hükümetlerin dikkatini ağız sağlığına çekmek amacıyla 20  Mart günü Dünya Ağız Sağlığı Günü olarak kabul edilmiş. Bu nedenle 20 Mart Dünya Ağız Sağlığı Günü dolayısıyla Türk Diş Hekimleri Birliği  genel merkezinde bir basın toplantısı düzenlendi.

Klinik araştırmalar sayesinde yaşam süresi uzuyor Klinik araştırmalar sayesinde yaşam süresi uzuyor

“AİLE DİŞ HEKİMLİĞİ PROJESİNİN İÇİNİN DOLDURULMASI LAZIM”

TDB  Genel Başkanı Tarık İşmen, toplantıda yaptığı açıklamada Türkiye’nin ağız ve diş sağlığı konusunda yeterince bilinçli olmadığını belirterek Türkiye’nin ağız ve diş sağlığı karnesinin çok kötü olduğunu ifade etti. Türkiye’de Ankara Üniversitesi ile Sağlık Bakanlığı’nca en son 2018’de yapılan ve 2022’de güncellenen araştırmanın verilerine işaret eden İşmen, “Türkiye, ağız ve diş sağlığı konusunda ne yazık ki kötü bir karneye sahip. DMFT dediğimiz bireyin çürük, kayıp ve dolgulu diş sayısını gösteren endeks, ülkemizde 15 yaşından sonra 2,5 iken 35 yaşında 8’e çıkmakta ve 65 yaşından sonra da 22’ye ulaşmakta.” dedi.

İşmen, burada yaptığı açıklamada, Dünya Ağız Sağlığı Günü’nde ağız ve diş sağlığındaki kötü gidişi iyileştirmeye, bu konuda toplumsal farkındalık oluşturmaya odaklandıklarını vurguladı. Almanya, Fransa gibi nüfusu 80 milyon civarında olan ülkelerin koruyucu diş hekimliği ve ulusal koruyucu ağız ve diş sağlığı projeleriyle bu sorunun üstesinden geldiğini belirterek, Sağlık Bakanlığının 2022’de pilot uygulama olarak başlattığı, 0-12 yaş arasındaki çocuklara içine alan Aile Diş Hekimliği uygulamasının önemli bir adım ve fırsat olduğunu, ancak verim alınmadığını şu sözlerle ifade etti: “TDB olarak Aile Diş Hekimliği’ projesinin içinin iyi doldurulması ve tanımlanması gerektiğinin üzerinde yoğun bir şekilde durmamızın nedeni önümüzde ülkemizde uygulanan Aile Hekimliği sistemidir. Ve eğer Aile Diş Hekimliği Projesinden, Sağlık Bakanlığı’nın beklentisi bu şekilde ki benzer bir sistemin hayata geçirilmesi ise bu konuda TDB olarak çok ciddi kaygılarımızın olduğunu ifade etmek isteriz. Ülke kaynaklarının her zaman hem verimli, hem de ekonomik kullanılması temelinden hareket eden TDB, Sağlık Bakanlığı’nın Aile Dişhekimliği Projesini atılmış önemli bir adım olarak kabul etmekte ve de bu projenin başarılı olması için deneyim ve bilgisini Sağlık Bakanlığı, Üniversite ve ilgili kuruluşlarla paylaşmaya hazır olduğunu vurgulamaktadır.”

“YILDA 11 BİN DİŞ HEKİMİ MEZUN OLUYOR”

İşmen, Türkiye’de diş hekimi eksikliği sorununun bulunmadığını ancak bu hekimlerin iyi koordine edilmemesinden kaynaklı problemlerin yaşandığını belirterek, fakültelerin yılda 11 bin diş hekimi mezun edebilecek duruma geldiğini söyledi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Dünya Diş Hekimleri Birliğinin (FDI), genel sağlığın optimal yaşanmasında ağız-diş sağlığının önemine her geçen gün daha fazla dikkat çektiğini ifade eden İşmen, ağız ve diş sağlığının insanın bedensel ve ruhsal iyi olma hali için önemli olduğunun altını çizdi.

Türk Diş Hekimleri Birliği Genel Sekreteri Emel Uzer de basın mensuplarının, hastanelerde ağız ve diş sağlığı birimlerine MHRS üzerinden randevu alma konusunda zorluklar yaşandığına ilişkin sorusu üzerine, şunları kaydetti: “Kamuda özellikle son yıllarda Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri ile kamuya alınan diş hekimi sayısında bir artış var. Ancak Türk toplumunun ağız ve diş sağlığı sorunlarının oranını düşündüğümüzde var olan kadro ve fiziksel imkanlarla bu sorunların çözülmesi mümkün görünmüyor. Toplumun neredeyse tamamına yakınının diş eti sorunu var. Bu kadar sık randevu saat aralığına rağmen kamunun bu şekilde toplumun tümüne hizmet vermesi akılcı da değil doğru da değil.”

Uzer, kamuda verilen hizmetlerde koruyucu diş hekimliğinin artırılması gerektiğini aktardı. Uzer aynı zamanda çok fazla diş hekimi mezun olduğunu belirterek işsiz bir

Uzer, TDB’nin diş hekimliği fakülteleriyle ilgili hazırlanan dosyayı uzun süredir YÖK’e sunmak istediğini ancak randevu taleplerine yanıt alamadıklarını da dile getirdi.

Muhabir: Nursel DİLEK MANAVBAŞI