Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı ev sahipliğinde, Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği ve Kanserle Dans Derneği ile birlikte 'Kalın Bağırsak Kanseri Farkındalık Ayı' kapsamında düzenlenen basın toplantısında en güncel rakamlar ve yeni tedavi imkanları konuşuldu. Ankara Üniversitesi Dekanlık Binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayhan Kuzu, kalın bağırsak kanserinde tedavi yöntemlerini anlatarak, 'Her hastanın farklı bir tedavi aldığını belirtmekte fayda var. Cerrahi, kolorektal kanserin en önemli tedavi edici basamağı ve yıllar içinde oldukça gelişti. Kolorektal, diğer adıyla kalın bağırsak kanseri önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık. Ancak tedavi yöntemleri arasında ana tedavinin cerrahi olduğunu vurgulamak gerekiyor. Günümüz bilimsel verilerine baktığımızda, cerrahinin yerini tutabilecek başka bir tedavi yok. Hastaların bir kısmı cerrahi ile tamamen tedavi olabiliyor. Ama bu hastaların bir kısmında cerrahi sonrasında ilaç ve kemoterapi gibi tedavilere ihtiyaç gerekebiliyor' ifadelerini kullandı.

Kuzu, kalın bağırsağı kaplayan örtü tabakasında polip adı verilen değişikliklerin meydana gelebildiğini belirterek poliplerin taramalarda çıkacağını söyledi. Poliplerin küçük yapıda olduğunda çıkarılmasının kanseri önlediğini ifade eden Ayhan Kuzu, şunları söyledi: 'Poliplerin çıkarılması son derece önemli. Eğer çıkarılmazsa, polipler büyüyüp yayılıyorlar ve kanser gelişiyor. Kanserler yüzde 90'dan fazla bu iyi huylu poliplerden gelişiyor. Bunlar zamanında taranmaz, çıkartılmaz ise istemediğimiz sonuçlar oluyor. Kalın bağırsak kanseri vücutta önlenebilen tek kanser türüdür. Meme, tiroid kanserini önleyemezsiniz sadece erken tanı koyarsınız. Kalın bağırsak kanserini, taramalarınızı yaptırıp, polipleri aldırırsanız önleyebilirsiniz.' Kalın bağırsağın ortalama 1,5 metre uzunluğunda olduğunu, kanserin yerleştiği yere göre şikayetlerin de değiştiğini vurgulayan Kuzu, kalın bağırsak ile ince bağırsağın birleştiği yerde görülmesi durumunda gözle görülmeyen kan kaybı olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Kuzu, şunları kaydetti: 'Gözle görülmeyen kan kaybı, buna bağlı kansızlık, ileri derecede halsizlik, yorgunluk, kulak çınlaması, göz kararması, kilo kaybı, geçmeyen karın ağrıları görülüyor. Kanser, kalın bağırsağın makata yakın bölümünde görülüyorsa dışkılama alışkanlığında değişiklik, ara sıra ishal, ara sıra kabızlık, dışkıda gözle görülür kan kaybı olması, dışkılama hissi olup dışkılayamama, karın şişkinliği gibi şikayetler oluyor. 'Bu şikayetler bende var' dediğinizde, kanser olmuş olmuyorsunuz. Bu şikayetler üç haftadan uzun devam ediyor ise doktora görünmeniz gerekiyor. Spastik kolon denilen hastalıktan tutun da iltihabi hastalıklar, parazit hastalıkları da bu şikayetlere neden olabilir.'

'TOPLUMDA GÖRÜLME SIKLIĞI GENÇLERDE ARTIYOR'

Toplantıda konuşan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cihangir Akyol ise, dünyada 50 yaş üstündeki kişilerde kalın bağırsak kanseri vakalarının kolonoskopi gibi tarama testleri sayesinde her yıl düştüğünü, ancak genç yaşta görülme sıklığının ise arttığına dikkat çekti. Akyol, 'Gençlerin ben gencim bana bir şey olmaz düşüncesi çok yanlış bir düşüncedir. Her sene yüzde 2 oranında daha genç, yani 50 yaş altı kalın bağırsak kanseri hastası sayısı artıyor. Artık dünyada yavaş yavaş tarama testinin 45 yaşa çekildiğini görüyoruz. Bu sebeple en ufak bir belirti ve semptom gördüğünüzde hekiminize başvurmanız ve tarama testlerini yaptırmanız hayati önem taşıyor. Tarama testleriyle kolorektal kansere bağlı ölümlerin yüzde 60'ını önleyebilir durumdayız. Hiçbir şikayetiniz olmasa bile 50 yaşın üzerinde ki herkes gaitada gizli kan testi veya kolonoskopi gibi tarama testlerini yaptırmalıdır' şeklinde konuştu.

Kalın bağırsak kanserinin Türkiye'de en sık görülen 3'üncü kanser türü olduğunu fakat aynı zamanda 'önlenebilir, teşhis edilebilir ve tedavi edilebilir' bir kanser türü olduğunu vurgulayan Kanserle Dans Derneği Başkanı Sevil Gürkan, 'Özellikle pandemi sebebiyle kalın bağırsak kanseri belirtileri yaşayan kişilerin hastaneye gitmekten çekindikleri için gerekli taramaları yaptırmadığını gördük. Ancak kalın bağırsak kanseri erken teşhisle önlenebilir bir hastalık ve özellikle 50 yaş ile üstü kişilerin kontrollerini yaptırmaları hayat kurtarıyor' dedi. Gürkan, kolon kanseri farkındalık etkinlikleri ile Türkiye'de 20 ilde 60 bin kişiye ulaştıklarını söyledi. Kanserle Dans Derneği'nin kurduğu dev kalın bağırsak maketi ve buradaki bilgilendirmeler vatandaşlardan yoğun ilgi gördü.

Editör: Haber Merkezi