CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, zeytin üretiminde yaşanan ciddi kayıplar, desteklerin yetersizliği ve sektörün giderek ağırlaşan sorunlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Gürer, zirai don, kuraklık, iklim değişikliği ve yanlış tarım politikaları nedeniyle 2025 yılında TÜİK verilerine göre zeytin üretiminde yüzde 34,7 oranında kayıp yaşandığını ifade etti.
“Bu tablo yalnızca üreticiyi değil, vatandaşın sofrasındaki zeytini de etkileyecek.” diyen Gürer, don ve kuraklığın ardından çiftçinin yeterli destek alamadığını vurguladı. ÇKS’ye kayıtlı olmayan üreticilerin zararlarının karşılanmadığını, kayıtlı olanlarda ise cevizde “8 yaş sınırı” gibi keyfi uygulamalar nedeniyle desteklerin reddedildiğini söyledi.
Zeytinin Türkiye açısından hem ekonomik hem de kültürel olarak stratejik bir ürün olduğunu belirten Gürer, iklimsel etkiler, hastalıklar ve bakım maliyetlerinin artmasıyla üretimin gerilediğini ifade etti. Gürer ayrıca zeytinyağı ihracatına getirilen yasakların dış pazarlarda Türkiye’yi geriye düşürdüğünü, dökme ihracat nedeniyle gelir kaybı yaşandığını dile getirdi.
Zeytin üretiminin hâlâ büyük ölçüde insan gücüne dayandığını, engebeli arazilerde makineli hasadın yapılamadığını söyleyen Gürer; işçilik, gübre, ilaç ve nakliye gibi maliyetlerin üreticiyi zora soktuğunu belirtti.
Sektördeki kayıt dışı üretim ve hileli zeytinyağı satışının hem üreticiyi hem tüketiciyi mağdur ettiğini ifade eden Gürer, denetimlerin artırılması gerektiğini söyledi. Zeytinliklerin maden sahalarına açılmasına da tepki gösteren CHP’li vekil, “Bugün zeytini arazi olarak görürseniz yarın sofrada zeytin bulamazsınız.” dedi.
Sorunların çözümü için destekleme modellerinin güçlendirilmesi, kooperatifleşmenin artırılması, öngörülebilir politikalar oluşturulması, ihracatta üretici lehine düzenlemeler yapılması ve güncel, şeffaf veri paylaşımının sağlanması gerektiğini belirten Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı’nı sahaya inerek üreticinin sorunlarını dinlemeye davet etti.