Tarikat ve cemaatlere STK diyen Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile eğitimde yeniden bir müfredat değişikliğine gidildi. Kendileri, yeni müfredatı sosyal medya hesabından duyurmuş. Güya askıya çıkarılmış ve bir haftalık süre içerisinde eğitimin paydaşları görüş ve önerilerini bakanlığa iletecekmiş. 2017 yılındaki son değişiklik sürecinde süre 1 ay idi; şimdi bir haftaya düşürülmüş. Söylendiğine göre üzerinde 10 yıl çalışılıyormuş ama dinlenen bir eğitim kurumu, bir öğretmen, bir sendika yok.

Kapalı kapılar ardında kimlerle hazırlandığı bilinmeyen müfredat programının şaşalı bir ismi de var:

 “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”
Biliyoruz ki ister bir hafta ister bir ay isterse bir yıl askıya çıkarılsın; iletilen görüş ve öneriler hiç dikkate alınmayacak. Katılımcılığın sağlandığı imajı verilecek ama gerçekte “dindar ve kindar” nesil hedefi için ne düşünülüyorsa o hayata geçirilecek. Ve zihniyet değişmediği sürece müfredat da sistem de değiştirilse sonuç alınamayacak. Çünkü 22 yıllık geçmiş kadar öğretici süreç yok.
Bu iktidar döneminde tam 4 kez müfredat sil baştan düzenlendi, 18 kez sistem değişti. En fazla bakanlık değişikliği Milli Eğitim Bakanlığı’nda oldu; tam 9 bakan. Ortalamasını çıkarırsan iki yılda bir bakan değişmiş. Her gelen bakan sanki kendi damgasını vurmak ve bir iş yapıyor havası vermek için eğitim üzerinde oynayıp durmuş.

Tam 6 kez lise, 3 kez üniversite sınav sistemi değişiyor. Liseler 3 yıldan 4 yıla çıkıyor, 4+4+4 eğitim sistemi ile eğitim alabora ediliyor.
2005’te Liselere Giriş Sınavı (LGS) kaldırılarak Ortaöğretim Kurumları Sınavı (OKS) getirildi. 2007’de, liselere giriş sistemi tekrar değişti. Tekli sınav yerini her yıl girilecek üçlü sınava bıraktı. 2010’da liselere girişte yapılan üçlü SBS yerine tek bir sınav yapılması kararlaştırıldı. 2013’te SBS yerini TEOG’a bıraktı. Sonra TEOG gitti LGS geldi.

 Genel liseler Anadolu Liselerine dönüştürüldü.

 Dershaneler kapatılıp özel okul yapıldı. Proje okulları adıyla Türkiye’nin en köklü eğitim kurumları yerle yeksan edildi. Eğitim genel olarak dinselleştirildi, felsefe, coğrafya gibi dersler daraltıldı, tarikat ve cemaatler okulları fiilen işgal etti.
ÖSS kalktı, YGS ve LYS geldi. Sonrasında üniversiteye girişte YGS ve LYS kaldırıldı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) oldu. Öğrencilerin sabah ilk basamak olan Temel Yeterlilik Testi’ne (TYT), öğleden sonra ise Alan Yeterlilik Testleri’ne (AYT) girmesi kararlaştırıldı. Daha neler neler…

 Şu bir iki cümle ile ifade edilen değişiklikleri bile okurken kafanız karıştı, başınız döndü değil mi? OKS’ler, YKS’ler, LYS’ler, ler, ler, ler, ler….. Ya bütün bu değişiklikleri her yıl yaşayan çocuklar, ana babalar, öğretmenler…. Hep denir ya; AKP döneminde sistem ve müfredat değişikliği yaşamayan nesil yok diye…

 Öğrencisi başarısız, öğretmeni değersiz, okulu okul olmayan bir eğitim sistemi…
Ve şimdi her şey sil baştan yeniden ele alınıyor.

 Gerçekten yazık; bu ülkenin pırıl pırıl gençlerine, atanamayan öğretmenlerine, anne babaların harcadığı çabaya, gençlerin hayallerine, Türkiye’nin geleceğine…