Önümüzde olimpiyat sınavı var! 2020 Olimpiyat Oyunları Tokyo'da yapılacak. Peki başarılı olmak için ne yapmalıyız? Spor laboratuvarı ölçümlerinde çalışan uzmanlarımız var. Bu uzmanların, etkin spor ölçümü yapan ülkelere 3'er aylık dönemler halinde gruplar halinde göndermemiz, bizim açımızdan büyük önem taşımaktadır. Dönüşlerinde dünya çapında eğitim aldıkları laboratuvarlara benzer birimlerin kurulmasında ve buralarda aynı işlemlerin yapılmasında görevlendirilmeleri de verimlilik açısından önemlidir.
Olimpiyatlara katılacak sporcu ve antrenörlere ciddi bir dil merkezinde yabancı dil öğrenmeleri için burs verilmesi gerekir. Ayrıca, madalya alabilecek sporcu ve antrenörlerin olimpiyat oyunlarına uyum sağlayabilmeleri için 25'er günlük sürelerle Tokyo'da kamp yapmaları sağlanmalıdır. Çünkü bu yapılmazsa uyum sorunu yaşanmaktadır. Milli takımlar bunun acısını hep çekmiştir.
Atletizm sahalarında sporcu ve antrenörün antrenman öncesi ve sonrası dinlenebileceği, bir şeyler yiyip içebileceği lokaller yok. Bütün tesislere gerekli lokallerin yapılması büyük bir eksikliği giderecektir. Özellikle bilgi alışverişine katkı sunacaktır. Bu eksiklik devam ederse olimpiyat başarısı asgari düzeyde kalabilir!
Dallar arasında ayrım yapılması antrenör ve sporcuların motivasyonunu bozmaktadır. Şöyle ki, takım sporları yedekleri ile beraber başarılı olursa bir madalya alacaktır. Bireysel spor dallarında ise bir sporcu, bir takım, bir ülke demektir. O da başarılı olursa bir madalya alacaktır. Bu nedenle yaklaşım ve söylemlerde bir tarafı öne çıkaran tutumdan kaçınılması çok önemlidir.
Antrenörlere de sporculara verilen ödülün aynısı verilmelidir. Böylece antrenörlere verilen değer somut bir ifadeye ulaşacaktır. Spor teşkilatında görev yapan antrenörler işlerini ne kadar iyi yaparlarsa madalya şansımız o kadar artar. Kendilerinden çok şey beklenen antrenörlere, onları teşvik edici bir yaklaşım tarzı geliştirilmelidir. Antrenörlere şu anda çok az ödül ve çok az maaş verilmektedir. Bu nedenle antrenörlerin ödülleri arttırılmalı ve maaşlarında yeni bir düzenleme yapılmalıdır.

Herkesin kafasının rahat olması, huzurlu bir ortamda spor yapılabilmesi ve her türlü kuşkunun giderilmesi için yurdumuzda doping kontrol merkezinin bir an önce açılması gerekmektedir. Özellikle büyük yarışmalara katılacak milli takım kafileleri gidiş tarihinden bir hafta önce mutlaka doping kontrolünden geçirilmelidir.
Olimpiyat oyunlarında madalya alan iki sporcu karakteri vardır. Birinci karakter, bir olimpiyat oyunundan öbür olimpiyat oyununa kadar yapılan Avrupa şampiyonasında madalya almaya çalışır. Olimpiyata bu şekilde hazırlanma yolundadır. İkinci karakter ise olimpiyata dört yıllık bir programla hazırlanır. Avrupa , dünya şampiyonalarının bir kısmına katılır üçüncülükle altıncılık arasında yer alır, bir kısmına da katılmaz. Amacı olimpiyatta başarılı olmaktır. Sonuçta ne olur? Spor tarihinde dünya şampiyonu olup da olimpiyat şampiyonu olamamış bir çok sporcu vardır. Yani ikinci karakter ağırlıklı olarak olimpiyat altın madalyasına ulaşmaktadır.

Olimpiyat oyunlarında bütün dallarda katılım için kota veya baraj vardır. Sonuçta katılım şöyle gerçekleşir. Bazı spor dalları vardır. O branşta altın madalya otuz sporcu arasından alınır, bazı spor dallarında da yüzelli arasından altın madalyaya ulaşılır. Bu nedenle olimpik bursların blokajlı sistemle verilmesi gerekir. Olimpik burs, şu anki uygulaması ile çok zayıftır. Ayda 2000 veya 3000 TL. gibi olimpik burs olmaz. Olimpik burs blokajlı olarak daha yüksek rakamlara çıkartılmalıdır.

Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz. Şu anda spor teşkilatındakilere sorarak bir araştırma yapın, Tokyo'da kazanılacak madalya sayısı yüksek çıkacaktır. Ancak bir de sporda gerçekten uzman olan kişilerin görüşlerini alın. Onlar da madalya sayımızın yüksek olmayacağını savunacaklardır.

Taktir sizlerin…