Geniş bir coğrafyada yaşıyoruz…
Aynı zamanlarda dört mevsimin yaşandığı bir coğrafya…
Kimileri var ki o topraklarda yaşayan, ömrünün yarıdan fazlasını tüketmiş ama kar yüzü görmemiş…
Beyaza hasreti film sahnelerinde, fotoğraflarda gidermeye çalışmış.
Böyle bir yakınımız vardı Mersin'de yaşayan.
İlin sınırları dışına çıkma fırsatı bulamamış bir dost.
Otuzunu devirdiği günlerde geldiği Ankara'da çıplak gözle görmüştü ilk kez gökten düşen pamuk taneciklerini…
Hayretle ve mutlulukla seyretmişti uzun uzun, yere serilen beyaz örtüyü.
Şimdilerde de yağmura hasretlik var Ankara'da…
Çiftçinin yüzü epeydir asıktı zaten…
Barajlardaki su seviyesi düştükçe kentin geneline hakim olmaya başladı tedirginlik.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz de kuraklık riskiyle karşı karşıya.
Suyun tasarruflu kullanılması konusunda sık sık uyarılarda bulunan ASKİ, su analizlerinin sürekli güncellenmesi ve gelişmeler doğrultusunda incelenmesi amacıyla çalışmalar yürütüyor.
ASKİ yöneticileri düzenlenen çalıştaylarda ortaya atılan öneriler sayesinde Başkent'in altyapısının 30 yıl sonrasına hizmet edecek uygulamalara imza atacaklarını söylüyor.
ASKİ Planlama, Koordinasyon ve Dış İlişkiler Daire Başkanı Muhammed Ercan da
ASKİ'nin, 5 milyon 600 bin kişiye hizmet veren bir kurum olduğunu belirterek önümüzdeki 30 yılın solunda Ankara'nın nüfusunun 9,5 milyona ulaşacağının tahmin edildiğini belirterek, çalışmaların bu öngörüye uygun biçimde sürdürüldüğünü ifade ediyor.
Uzun vadeli meteorolojik tahminler ise Başkent Ankara için yağmura hasretlik günlerin Aralık ayı sonlarına kadar süreceğini gösteriyor.
Söz konusu sürede düşecek yağmurların ise çiftçiyi de kentliyi de memnun etmekten uzak seviyelerde kalacağı ifade ediliyor.
Ankara'ya su getiren barajlardaki su seviyesi de bu konudaki açlığı gözler önüne seriyor.
ASKİ'nin verilerine göre Başkentin barajlarındaki su miktarı 12 Kasım 2020'de 381 milyon 829 bin metreküp iken, bu rakam 12 Kasım 2021'de yaklaşık 60 milyon metreküplük bir düşüşle 326 milyon 84 bin metreküp seviyelerinde kaldı.
Su sorunu önemli…
Hem de çok önemli…
Tüm dünya ülkeleri gelecekte insanlık aleminin başına büyük sertler açacağı belirtilen sorunun yaratacağı tehlikeleri bertaraf etmek için yoğun çalışmalar yürütüyor.
İnsanlık için ortak bir sorun olan susuzluğun daha büyük boyutlara ulaşmaması, çözümsüz bir konu haline gelmemesi için, bireysel önlemlere de büyük ihtiyaç var…
Bu önlemlerin başında da tasarruf geliyor…
Suyun tasarruflu kullanılması, gelecekte devasa boyutlara ulaşmış sorunlarla karşılaşılmaması için dikkatle ve titizlikle uyulması gereken ilk tedbir olarak karşımıza çıkıyor.
İşin şakası yok.
Tasarrufa riayet şart…
Kendimiz için,
Gelecek kuşaklar için.