Nasıl bir çevrecilik?.. (VIII)

Çevre sorunlarına yaklaşım yöntemlerine ilişkin yazılarımızın bir öncekini sonlandırırken çevreyi koruma amacıyla çıkarılan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği'nin mevcut uygulamalarla giderek anlamını yitirdiğini söylemiş...

Ve 'Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın resmi verilerine göre ÇED Yönetmeliği'nin yürürlüğe girdiği 1993 ile 2017 yılları arasında 57.658 projeye 'ÇED Gerekli Değildir' kararı verilirken çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkileri nedeniyle gerçekleştirilmesinde sakınca görülen proje sayısının ise sadece 49 olduğunu belirtmiştik...

Peki, ÇED incelemesi talep edilen projelerle ilgili nasıl gelişmeler oluyor ki böyle 'orantısız' bir durum ortaya çıkıyor?

***

Onun cevabını da çevre konularıyla ilgili yaptığı haberlerle tanınan gazeteci Yusuf Yavuz, Salda Gölü ile ilgili gelişmeleri aktardığı son yazılarından birinde veriyor...

Bilindiği gibi turkuaz rengi suları ve temizliği nedeniyle 'Türkiye'nin Maldivleri' olarak adlandırılan bu göl, bir süre önce kıyısına millet bahçesi yapılması projesiyle gündeme gelmişti...

Daha sonra da gölün etki alanında inşa edilmesi planlanan Kayadibi Göleti projesi için ÇED raporuna gerek görülmemişti.

***

İçinde bir çok endemik bitki ve hayvan barındıran ve bu özellikleri nedeniyle korunması zorunlu olan bir gölün çevresine 'millet bahçesi' yapma mantığının tartışmasına girerek konuyu daha fazla dallandırıp budaklandırmayalım...

Yalnızca Salda Gölünün etkileme alanında inşa edilen Kayadibi Göleti projesini ÇED süreci ile ilgili gelişmelere bakalım:

İki yıl önce ÇED Raporu talebi ile ilgili yörede yaşayan vatandaşların açtığı dava önce reddedilmiş...

Daha sonra yerel mahkemenin red kararının Danıştay tarafından bozulmasıyla proje alanında yeniden bilirkişi incelemesi yapılmış...

Bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda işaret edilen eksiklikleri ve uyarıları dikkate alan Isparta İdare Mahkemesi, Kayadibi Göleti'nin Salda Gölünün su seviyesinin azalmasına neden olacağı gerekçesiyle Gölet ve Sulamasına Ait Malzeme Ocakları (taş ocakları) projesi için verilen 'ÇED Gerekli Değildir' kararını iptal etmiş.

***

Bu gelişmelerden sonra doğal olarak gerekli ÇED incelemesinin yapılmasını ve ancak bu inceleme sonunda gölet inşaatına başlanmasını beklersiniz, değil mi?..

Ancak öyle olmamış...

Mahkemenin iptal ettiği projeyle ilgili davayı açan Antalya Barosu avukatlarından Tuncay Koç, yaşananlarla ilgili şu bilgeleri veriyor:

'Salda Gölü'nün besleme alanında inşa edilen Kayadibi Göleti ve gölet yapımı için açılacak taş ocağına karşı dava açmıştık. Davamız Isparta İdare Mahkemesi'nce önde reddedildi. Ancak red kararını temyizimiz üzerine Danıştay 14. Dairesi, Salda Gölü'nün önemli bir sulak alan olduğuna ve konunun sulak alanlar yönetmeliğine göre yeniden incelenmesi gerektiğine hükmederek yerel mahkemenin kararını bozdu. Bunun üzerine proje sahasında yeniden yapılan keşifte bilirkişi heyeti göletin Salda Gölü'ne ve önemli kuş alanı olan bölgeye zarar vereceğini saptadı. Bu raporu esas alan mahkeme de projeyi iptal etti. Ancak, dava için ikinci kez keşfe gittiğimizde gölet çoktan bitmişti'.

***

Sonuçta, Mahkemenin iptal ettiği 'ÇED gereksiz' raporuna dayanılarak inşa edilen Kayadibi Göleti yapımı tamamlandığı için yıkılmayacak...

İnşaatı tamamlanmış bir proje olduğu için ÇED incelemesi de yapılmayacak...

Çevreyi korumaya çalışan vatandaşların açtığı davanın avukatı Tuncay Koç,'Davayı kazansak da sonuç değişmedi. Açtığımız davanın ekolojik anlamı yüksek ama pratikte bir anlamı kalmadı' diyor.

***

Yusuf Yavuz, konuyla ilgili haberinde Türkiye'nin dört bir yanında yeterli fizibilite çalışması yapılmadan ve bilimsel kıstaslar yerine getirilmeden DSİ eliyle inşa edilen göletlerin Göller Bölgesi'ndeki doğal göllerin su kaybına yol açarak kuruma sürecini nasıl hızlandırdığını anlatırken şu bilgileri veriyor:

'Akşehir ve Eber Gölleri kururken, Burdur Gölü ise gölü besleyen dere ve çaylar üzerine inşa edilen göletler yüzünden kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Eğirdir Gölü de geçtiğimiz yıl önemli ölçüde su kaybı yaşayan göllerden biri. Ancak buna rağmen DSİ gölet inşa etmekten vazgeçmiyor. Mahkemenin hukuksuz bularak iptal ettiği Kayadibi Göleti de DSİ 18. Bölge Müdürlüğü'nün hatalı projelerinden biri.'

Bu olay aynı zamanda ÇED sürecinin nasıl işletildiğini (ya da işletilmediğini) de ortaya koyuyor.

(Devam edecek)