Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) üçüncü çeyrek büyüme verilerini açıkladı. Buna göre Türkiye üçüncü çeyrek olan Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan üç aylık dönemde, bir önceki üç aylık döneme göre yüzde 1,1 büyüme göstererek yüzde 3.7 büyüdü.
Büyümede inşaat sektörü yüzde 13.9 büyüme oranı ile başı çekti. Yılın ilk çeyreğinde yüzde 1,8 daralan, ikinci çeyrekte yüzde 6,1 büyüme kaydedilen sanayi sektöründe yüzde 6,5’lik büyüme kaydedildi. Sanayi sektöründe özellikle ihracata dayalı imalat sanayisinde yaşanan daralma ve üretimin yavaşlamasına karşın büyüme olması garipseniyor. Yine yatırım harcamalarının büyümeye 2,8 puan ile 2023’ün üçüncü çeyreğinden bu yana en yüksek katkı sağladığı belirtiliyor. TÜİK’in kalem hareketleri bilindiği halde verilere inanmak zorundayız.
Anlayacağınız büyümüşüz ancak karnımızı doyuracak alanlarda değil. Tarım ve hayvancılık hariç bütün sektörlerde büyümüşüz.
Sağlık harcamalarımızın düşmesinin yolu da insanımızın sağlıklı besine kavuşmasından geçiyor. Bu kapsamda dünya genelinde kişi başına tüketimin yıllık 35 kilogramlarda olduğu protein deposu etin insanımızın tüketiminde yıllık 8 kilograma kadar düştüğü bu devr-i daimi durdurmamız gerekiyor. Bunun yolu da ancak hayvancılık sektörünün yaşadığı derin krizin sona erdirilmesinden geçiyor. Ülke genelinde şap hastalığıyla hayvan kayıplarının arttığı, süt ve et kayıplarının da yaşandığı bir süreçteyiz.
Özellikle küçük aile tipi işletmelerin hayvancılıkta hızla üretimden çekildiği bir sürece girmiş durumdayız. Küçük aile tipi işletmelerin bir litre süt bedeli ile 1.5 kilo yem alamadıkları için hayvanlarını satmaya başladıkları biliniyor. Kırsaldaki insanımızın önemli bir ticari geliri olan besicilikte de durum hiç umut verici değil. Besici kesiminin saman bedelinin pahalı oluşundan dolayı kış döneminde beside hayvan tutamayacağını dile getiriyor. Düşünsenize, 2026 yılında tüketilecek hayvan bulunmayacağını…İktidar aradaki açığı ithalat yaparak kapatabilir ama o ithalatın kırsaldaki insanlarımızın ekonomisine ne faydası olacak?
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hayvancılığın geliştirilmesi için bir çabası var mı bilmiyorum ama bu konuda atacağı adımlara ciddi bir öneri desteğinin Akdeniz Bölgesi Keçi Çalıştay’ında ortaya çıktığını söyleyelim. Çalıştay sonrası hazırlanan raporda; hem ormanların korunmasında hem de tüketim ihtiyacı olan et için keçi türünün geliştirilmesine ilişkin akla mantığa uyan öneriler yer alıyor. Bu kapsamda raporda mera sorunları, vahşi hayvan saldırıları, çobanlık mesleğinin geleceği, veteriner hizmetleri ve hastalıklar, pazarlama, örgütlenme, damızlık materyali gibi konularda çözüm önerileri de yer alıyor.
Türkiye otlak yapısının büyükbaş hayvanlar için yeterli olmadığı her zaman dile getirilirken, küçükbaş hayvancılığın bu nedenle geliştirilmesi konusunda önerilere nedense kulak tıkanır. Bu kapsamda Akdeniz Bölgesi Keçi Çalıştayı’nda keçi türünün geliştirilmesi için kırsalda yaşamın devamı için eğitim ve sağlık hizmetlerine ulaşımın önemli olduğu vurgulanırken, taşımalı eğitimin yeniden uygulanması gerektiği kaydediliyor. Raporda ayrıca küçükbaş hayvancılıkta melezlemenin kontrol altına alınması, damızlık havuzlarının kurulması, halk elinde koruma sürülerinin artırılması, kulak küpelerinin kalitesinin yükseltilmesi, sağım makinelerinin desteklenmesi, küçük aile işletmelerine özel destek modellerinin uygulanması, kurban döneminde elde kalan hayvanların Et ve Süt Kurumu tarafından satın alınması, çobanların sosyal hayata katılımının güçlendirilmesi gibi öneriler dile getiriliyor.
Öte yandan TÜİK’in verilerindeki kritik bir başka istatistik ise gelirlerine bu yıl hiç zam yapılmayan vatandaşların krediyle, borçla tüketimi sürdürmesi oldu. Bu kapsamda hane halklarının tüketim harcamaları 2025 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4,8 arttı. Özel tüketim harcamaları yüzde 2,6 arttı. Özel tüketim harcamalarının yıllık büyümeye katkısı 3,2 puan ile bu yılın en yüksek seviyesinde kaydedildi. Bu son veriler özellikle enflasyonla mücadele döneminde baskılanmaya çalışılan iç talebin halen canlı seyrettiğine işaret ediyor.