'Tüy dikmek'' diye bir deyim vardır ya, sanırsınız doğalgaza yapılan son zam için söylenmiş...
Sözlük anlamı, 'Kötü olan durumu yeni bir eylemle daha da kötüleştirmek''
İğneden ipliğe gelen zamlarla sarsılan vatandaşları yeni bir şoka sokacak uygulama için bundan daha iyi bir tanım olamazdı herhalde.
Malum yaz mevsiminin son demlerini yaşıyoruz.
Birkaç aya kalmaz, soğuk havalar kapımızı çalar.
Isınma giderleri de karşımıza dikilir.
İşte o zaman tüy dikmenin ne anlama geldiği daha net bir biçimde anlaşılır.
Isınma amaçlı doğal gaz kullanımına ilişkin faturaları ödemekte zaten zorlanan dar ve sabit gelirliler, son zamlardan sonra kara kara düşünmeye başladı.
Belli ki bu kış zor geçecek…
Ankara'nın ayazına can dayanmaz.
Zor günler için alternatif ısınma yöntemleri bulmak şart.
1936 tarihli Cumhuriyet almanağında yer alan bir reklam, sanki bugünler için hazırlanmış.
'Çare antrasitte'' deniliyor reklam spotunda…
Peki antrasit nedir?
İşte sözlük anlamı:
'Güçlükle tutuşan, koku, duman çıkarmadan büyük bir ısı vererek yanan taş kömürü türü.''
Geniş bilgi için bir de söz konusu almanakta yer alan reklama göz atalım:
'Reklama inanmayın alanlara sorun:
En kolay, en parlak, en sürekli yanan kömür Türk antrasitidir.
Reklama inanmayın, alanlara sorun:
En çok ısıtan, koku, duman yapmadan yanan ve yanarken parçalanmayan kömür Türk antrasitidir.
Reklama inanmayın alanlara sorun:
Her sobada ve maltızda yanan, fire vermeyen en hafif, en ucuz kömür Türk antrasitidir''
Bence yabana atılacak bir alternatif değil.
Zaman çabuk geçiyor.
Karakış kapıda…
Cüzdan muhasebesi yapıp, karar vermek lazım.