1867 yılında Almanya’da ortaya çıkan modern taksicilik mesleği, dünyanın her yerinde farklı koşullarda yapılmaya devam ediliyor. ABD başta olmak üzere birçok ülkede taksi şoförleri ve yolcu için araç içi güvenlik önlemleri zorunlu olsa da Türkiye’de taksi şoförleri hiçbir can güvenliği olmadan, deyim yerindeyse kelle koltukta ekmek parası kazanmaya çalışıyor. Ülkemizde güvencesiz şekilde çalışan taksi şoförleri, darp ediliyor, gaspa uğruyor hatta cinayete kurban gidiyor. Son olarak 2 Şubat’ta İzmir’de taksi şoförü Oğuz Erge, arabasına müşteri olarak aldığı kişi tarafından cebindeki parası için öldürülmüş ve bu anlar araç içerisinde bulunan güvenlik kamerasına yansımıştı. Olayın ardından İzmirli Şoförler, Erge'nin fotoğrafları ve "Öldürülmek istemiyoruz, koruma kabinli araç istiyoruz" yazılı pankartlarla cinayeti protesto etmişti. Geçtiğimiz günlerde ise yine İzmir’de bir taksici aracına aldığı bir kadın yolcunun kaçtığı kişi tarafından darp edilmişti.
www.baskentgazete.com.tr olarak taksicilere yönelik artan şiddet olaylarını ve taksicilerin meslekte yaşadığı zorlukları Sıhhiye Sezenler Sokak’ta bulunan Sezenler Aran Taksi şoförleri ile konuştuk.
“CAM KABİN ZORUNLU OLMALI”
30 yıldan fazla süredir geceleri taksicilik yaptığını ifade eden İlhami Yahşi, “Müşteri ile bir karış mesafede yolculuk ediyoruz. Taksici bu şekilde nasıl güvende olsun? Amerika’da olduğu gibi Türkiye’de de cam kabin ve güvenlik kamerası kesinlikle zorunlu olmalı” dedi. Yaşananların çok çabuk unutulduğunu da belirten Yahşi, “Taksicilere yönelik şiddet olayları birkaç gün konuşulduktan sonra unutuluyor. Ve taksiciler aynı şekilde çalışmaya devam ediyor. Umarım İzmir’de yaşanan vahim olayın ardından yetkililer bir an önce gerekeni yapar” diye konuştu.
“BÖYLE VİCDANSIZLAR GÜN YÜZÜ GÖRMESİN”
İzmir’de direksiyon başında öldürülen taksici Oğuz Erge için kahrolduğunu aktaran taksi şoförü Mustafa Dolaşık, “Taksilerde büyük bir güvenlik sorunu var. Son dönemlerde Ankara’da acayip insanlar türedi. Bu yüzden biz de bu durumdan muzdaribiz. İzmir’de yaşanan taksici cinayetine kahroldum. İnşallah bu cinayeti işleyen o kodesten çıkamaz ve orası sonu olur. Ülkemizde çok yaramaz adam var. Böyle vicdansızlar gün yüzü görmesin. Tek dileğimiz suçluların, kanuna ve nizama uymayanların cezasını çekmesi. Bu konuda gereğinin yapılmasını devlet büyüklerimden arz ediyorum” ifadelerini kullandı.
“MÜŞTERİYİ SEÇEREK ALIYORUZ”
Güvenlik endişesi duydukları için müşterinin dış görünüşünü inceleyip arabalarına o şekilde aldıklarını söyleyen Ahmet Korkmaz, “Taksi içerisinde güvenliğimiz yok. Biz de müşterinin kılık kıyafetine ve tipine bakıyor, arabamıza ona göre alıyoruz” diye konuştu.
"DOLANDIRICILIK VAKALARI DA ARTTI"
Taksicilere yönelik şiddetin yanı sıra dolandırıcılık vakalarının da arttığını aktaran Yıldırım Ağtaş, “Taksiye biniyor, gitmek istedikleri yere geldiğinde de ‘Abi evden parayı alıp geleyim.’ deyip kaçıyor. Kimisi de ‘Ücretini IBAN’a gönderdim. 5 dakikaya hesabına geçer.’ diyerek iniyor. Ne giden parayı getiriyor ne de hesaba para geçiyor. Olan yine taksiciye oluyor” dedi.
