Bu konularda zaman zaman yazı yazıyorum... Fikirlerimizin taraftar bulduğundan değil, doğrunun tek olması nedeni ile… Yetkililer nihayet kararlarını açıkladılar. İlköğretimin ilk 3 yılındaki beden eğitimi ve spor dersleri için beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin görev alabileceğini söyleniyor. Bu gerçekten çok sevindirici bir gelişme… Sporla çocukken tanışmak… Sporu doğru kişilerden öğrenmek… Bunlar önemli gelişmeler…

İşin diğer tarafındakilerle de konuştum. Sınıf Öğretmenliği Bölümünü bitiren öğretmenlerimiz ve bu eğiticileri yetiştiren öğretim üyelerimizde hafiften bir üzüntünün varlığını gözlemledim… Bunun nedeni olarak onların bu yaş grubu üzerinde çok ciddi biçimde eğitim verdiklerini, o yaş grubundaki çocuklar için özel bir eğitimin gerekli olduğunu ve bu konuda yılların deneyimlerini paylaştıklarını söylediler.

Oysa çoğumuzun bilmediği veya bilmek istemediği bir gerçek ile karşı karşıyayız: Bu yaş grubuna oyun ve hareket eğitimi derslerini vermek bir araçtır. Asıl olan, bu yaştakilerin toplu halde sporla, egzersizle, hareketle tanışmalarının sağlanmasıdır. Bunun arkasından ise sporumuza yetenekli sporcular kazandırmak gelecektir. Bu gençler, ileride birer elit sporcu olarak kulüplerde, milli takımlarda yer alacak gerçek sporcularımız olacaktır.

Burada dikkat edilmesi gereken nokta, bu yaş grubunda öğretmenlik yapacak olanların derhal özel bir eğitimden geçirilmesidir. Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği programından mezun olan öğrenciler, bu konularda yeterli düzeyde eğitim-öğretim görmekle birlikte, bazı püf noktaları bulunan alanlar olduğu unutulmamalıdır. Bunların birincisi spor eğitimi öğrenciliği öncesinde mutlaka spor yapmış olanlar içinden beden eğitimi ve spor öğretmenleri bu sınıflarda görevlendirilmelidir.

İkinci olarak, birkaç yıldan bu yana Türk sporuna yapılan bir başka yanlışlık olarak değerlendirdiğim sistemden söz etmek istiyorum. Özel yetenek sınavına girmeden, doğrudan merkezi yerleştirme ile spor bölümlerine öğrenci alınmaktadır. Böyle bir hak varsa ve bunu kullananlar oluyorsa, yazacak bir şeyimiz yok. Ancak hem spor yapma hem de spor kültüründen çok uzak ol ve ardından spor eğitimcisi olarak ortaya çık… Yorumu size bırakıyorum.

İlköğretimin ilk basamağında spor eğiticisi olarak çalışacak hareket eğitmenlerinin ayrı bir hizmet içi eğitimden geçirilmeleri de şarttır. O yaş gruplarının fiziksel, fizyolojik ve psikolojik özelliklerine dönük yeni bilgilere gerek vardır ve bu iş pekala kısa süre içinde yapılabilir.

Bu iş için karar verildiğine göre, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Müfredat programı her ne kadar yeni yayınlandı ise de bu küçük detay orada seçmeli ders şeklinde yer alabilir. Alan Bilgisi, Genel Kültür, Meslek Bilgisi bölümlerinde 'İlköğretimde Hareket' isminde bir ders konulabilir. Bölüm Başkanlarına ve heyetlerine şimdiden duyuruyorum.

İşte böyle kıymetli okuyucularım. Nihayet küçük yaş grubuna dönük çok ciddi ve olumlu bir karar alındı. Şimdi artık iş anne babalara, okul müdürlerine ve o yaş gurubu ile çalışmayı çok seven spor eğiticilerine düşmektedir. Ne diyelim, herkese kolay gelsin…