• Kendinizden bahseder misiniz?

1967 yılı Ankara doğumlu, aslen Ohrid/Makedonya kökenli bir sanatseverim. İlkokul, ortaokul ve lise öğrenimini Ankara'da tamamlamış, Eskişehir Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. İktisat Bölümü mezunuyum. Şüphesiz ki zengin bir kültüre sahip Anadolu'muzun bu zenginliğinde şiirler ve şairler önemli bir yer tutar. 'İyi' kavramı her toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da sürekli tartışılan bir kavramdır. Toplumumuzda maalesef ki şairlerin 'iyi şair' olup olmama durumları da işte bu sebepten dolayı sorgulanır. Aslında bu konu tamamen bireyseldir. Ben şahsen bu durumu kulak ardı edip şairin duruşuna, çizgisine, üretimine, tüketimine bakar, kanaatimi de o şekilde belirtirim. Bir çizgim ve duruşum olmasına gayret ettim, şiirlerimde tercihimi de serbest nazımdan yana kullanarak şiirlerimle farkındalık yaratmaya çalıştım. Kullandığım sözcüklerin yerli yerinde ve itinayla seçilmiş sözcükler olmasına özen gösteriyorum, literatürümde asla rastgelelik yoktur. Kullandığım sözcüğü alıp başka bir şiirinde kullanmamın da imkanı yoktur. Öte yandan Kültür Bakanlığı'na bağlı Gesam ve İlesam Meslek Birliklerinin üyesiyim.

• Şiir serüvenine nasıl başladınız?

Şiir serüvenime ilk okul yıllarımda başladım. Okumaya, şiire ve edebiyata karşı hep bir ilgim oldu. İlk şiirimi bu yaşlarda küçük bir yavru kedi için yazmıştım. İlkokulda Kemalettin Tuğcu'nun kitaplarını okumuştum. Ankara İltekin İlk Okulu, Cebeci Orta Okulu, Ankara (Kız) Lisesi okul yıllarımda daha sonra Ümit Yaşar Oğuzcan'ın şiir kitapları ile tanıştım. Bu kitaplardaki şiirlerden çok etkilendim. Bu etkinin sonucunda yavaş yavaş oluşan duygusal yoğunluğumu kağıda dökmeye başladım. Lise ile birlikte Necip Fazıl Kısakürek, Yunus Emre Divanı, Nazım Hikmet, Atilla İlhan, Mesnevi, Somuncu Baba, Yaşar Kemal, Ataol Behramoğlu ve daha birçok yazar ve şairin kitaplarını okudum. Bu yazarlarla birlikte yazma hissim daha kuvvetlendi. Lisede artık bir şiir defterim vardı. Aklıma geldikçe bu deftere şiirlerimi yazıyordum. Üniversiteyi Eskişehir'de okudum. Fakültemizin şiir ve tiyatro grubuna katıldım. Bu arada küçükte olsa masal ve öykü de yazdım. Ancak şiirde karar kıldım, şiir benim için bir tutku oldu. Çalışma hayatımda da şiir her zaman benim bir dayanağım ve iç huzuru bulma yolum oldu. Şiir, hayatıma bir anlam katıyor ve huzur bulmamı sağlıyor.

• Yazmak sizin için ne anlama geliyor?

Bence yazmak; yola çıkılan yolun bir durağında mola vermek, farkındalık yaratmak, anı yaşamak, yaşanan anı okuyucuya yaşatmak ve topluma fayda sağlamaktır. Şöyle ki yazmak ve bunu kitap halinde yayınlamak, bir araçtır önemli olan amaca ulaşabilmektir. Duygularını sözel olarak ifade etmek, onları kağıda geçirmek zor ama mükemmel bir karışımdır. Yaşadıklarını, yaşayamadıklarını ya da o anda yapmak isteyip de yapamadıklarını anlatmak, hayallerini paylaşmak, gerçeği farklı bir pencereden yansıtmaktır kitap yazmak.

• 'Şiir az sözcükle çok şey anlatma sanatıdır' denir, şiir yazmak zor mu sizce?

Evet her türlü olay ve duyguda şiir yazmak genelde zordur. Şiir anlık duygu yoğunluğunda ortaya çıkar. Bence ısmarlama şiir yazılamaz ve olmaz. Özellikle duygusal yoğunluğu fazla olan şiirlerde sevgiliye kavuşamamanın verdiği acıyı anlatabilmek, vuslat gerçekleşince o sevinci yaşayıp paylaşabilmek, okuyucunun bu duyguyu anlamasını ve yaşamasını okurken sağlamak bir şiirin bence en temel özelliğidir. Şair şiirini yazarken kendi duygu yoğunluğunu düşünce süzgecinden geçirerek yazar.

• 'Şiir, tek başına bir edebiyat değil, sadece edebiyatın bir parçasıdır' sözlerinizle ne anlatmak istiyorsunuz?

Edebiyat çok geniş bir sosyal bilim veya kavramlar topluluğudur. Edebiyat kişinin anlatmak istediği duygu ve düşüncelerini özgün bir dil kullanarak estetik ve yazın kuralları çerçevesinde yazılı veya sözlü olarak karşısındaki kişi veya okuyucuya anlatma ve dile getirme tekniğidir. Edebiyatın da bir yöntemi olmasından kaynaklı o da bir sosyal bilimdir. Şiir, edebiyatın yalnızca bir dalıdır. Şiir duygu yoğunluğunun kalem vasıtasıyla kağıda yazılmasıdır. Şiir doğal ve otantik olup, edebiyatın kuralları çerçevesinde belirli bir kalıpta ya da ölçüde de yazılabilir veya serbest bir şekilde o anki duygu yoğunluğunu da anlatabilir. Edebiyatımızda bu tür örnekler de çoktur. Edebi türlerin en eskilerinden olan şiir, insanlığın gelişmişliği ve tarihi boyunca duygu yoğunluğunu etkili biçimde anlatmasının geçerli yolu olmuştur. Çünkü şiir özel bir anlatım diline sahiptir. Bu dil günlük konuşma ve anlatma dilinden de farklıdır. Bundan dolayı şiir tek başına bir edebiyat değil, sadece edebiyatın bir parçasıdır.

METAFORSUZ ŞİİR OLMAZ

• Şiirde metafor önemlidir, sizin metaforlarınız neler?

Evet şiirde metafor çok önemlidir. Şiir, şair ve metafor arasında üçlü ve sıkı bir bağlantı vardır. Şair duygularını anlatırken aynı anda birçok metaforları kullanır. Şiirde metafor bir duyguyu, durumu farklı ve başka bir şekilde ifade etmek için kullanılır. Şiir yazarken kullanılan metafor (mecaz – benzetme), sembol ve mecazlara dayalı bir anlatım dili okuyucuyu daha çok etkileyerek bir ahenk sağlar. Bu kitabımdaki metaforlar özlemek, hayal kurmak, sevgiliye kavuşamama ve kavuşma duyguları üzerine oldu. Ancak daha sonra çıkaracağım kitaplarımda bambaşka metaforlar da kullanabilirim.

• Hüznü Kıran Umutlar adlı kitabınızın oluşma sürecini anlatır mısınız?

İnsanların her zaman bir yaşamsal gayesi, hayali ve bu hayale ulaşabilecek bir hedefi olmalıdır. Bende bu kitabımın yayınlanması fikrine böyle başladım. Pandemi başlangıcı ve kısıtlamalar ile birlikte şiir yazma duygu ve hevesim daha da arttı. Elimde yıllardır yazdığım şiirlerim vardı. Onları düzenleyerek yazıma hazır hale getirdik. Şiirlerin seçimini eşimle, kitabın ön ve arka resim düzenlemesini kızımla ve öz sözün bir kısmını oğlumla beraber yaptık. Bu yazdığım şiirlerimi, kitabımın yayınlandığı yayın evi sahibi ve editörüm ile görüştüm. Editörümüzle beraber yaptığımız çalışmaların sonucunda kitap basılacak seviyeye geldi ve yayınlandı. Bir hayalim ve bu hayalime bağlı bir hedefim vardı o da gerçekleşti. Çok mutluyum.

• Sanatta bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?

Kendimde oluşan duygu yoğunluğunu yeni şiirlerimle birlikte okuyucuya daha iyi aktarabilmek için çalışmalar yapıyorum. Yerli ve yabancı farklı edebiyat akımlarına ait şair ve yazarların kitaplarını okumaya çalışarak, düşünce yapımı geliştirmeye çalışıyorum. Toplumumuzda sanatın ve sanatçının daha çok değer kazanması, özellikle şiir ve hitabet konusunda insanlara farkındalık yaratmaya çalışıyorum.

• Sizce şiir nasıl oluşur?

Şair önce bir şeyler yaşar etkilenir, aradan zaman geçer, bir an gelir kelimeler dudağa düşer hafif mırıldanmalar başlar, sonra el kalem olur sayfalarca ya da tek bir cümle yazar ve şiir ortaya çıkar. Şiir okundukça tekrarlandıkça olgunlaşır her okuyan o şiire başka bir anlam verir böylece bu yazılanlar herkesin olur.

Editör: Haber Merkezi