Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu Sosyal Medya Yasası Hakkında Adalet Komisyonunda Yasayı Değerlendirdi. Gergerlioğlu, 'Şimdi, 'sosyal medya yasası' niye getirildi? Hepimiz biliyoruz burada iktidar, erimekte olan oy oranını kurtarabilmek ve iktidarını kaybetmemek, muhalefetin sesini kısabilmek için sosyal medya yasası getiriyor. Zaten anaakım medya boyunduruğu altında, şu anda sosyal medya yasasıyla da çatlak sesleri kısmaya çalışıyor. Anaakım zaten iktidarın emrinde, 'fakirin medyası' diyeceğimiz sosyal medyanın da sesini kısmaya çalışıyor. Bu kabul edilebilecek bir şey değil. Getirilen maddeler gerçekten ciddi bir kısıtlama olacağını gösteriyor. Şu ana kadar sulh ceza hakimlikleri erişim yasağı getiriyordu, bundan sonrasında da içeriği engellemeyi getiriyor. Zaten iktidarın güdümünde olduğunu hepimiz biliyoruz sulh ceza hakimliklerinin ve itiraz ettiğiniz takdirde, aynı mahkemeye değil, bir başka mahkemeye itiraz edebiliyorsunuz. Orası itirazı reddettiğinde, itirazınız reddedilmiş ve karar kabul edilmiş oluyor. Daha sonrasında Anayasa Mahkemesine gitme durumundasınız. Anayasa Mahkemesine gitseniz ne olur? Çünkü, hani, sulh ceza hakimlikleri Anayasa Mahkemesinin kararlarını da hiçe sayıyor. Bakın, iki buçuk yıl sonra çıkan Wikipedia yasasını kabul etmeyen sulh ceza hakimliklerinin olduğu bir yerde biz sosyal medya yasası çıkarmaya çalışıyoruz. El insaf diyorum.' şeklinde konuştu.

ALMANYA'DAKİ SOSYAL MEDYA YASASI

Almanya'da da sosyal medya yasasını hatırlatan Gergerlioğlu, şunları söyledi:

'Almanya'da da yasa var ama orada hukuk var, Türkiye'de hukuk yok; hepimiz biliyoruz. Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 109'uncu, medya özgürlüğü alanında 157'nci, Demokrasi Endeksi'nde 140'ıncı sırada olan bir ülkeden bahsediyoruz. Şu ana kadar zaten büyük yasaklamalar getirilmiş; 408 bin web sitesi, 130 bin URL, 7 bin twitter hesabı ve 40 bin 'Tweet' yasağı var, 10 bin Youtube kanalı yasaklanmış ve iktidar hala doymamış, daha fazla yasaklama getirmeye çalışıyor. Aslında 2 önemli husus var: Birincisi, bu sulh ceza hakimliklerinin durumu. İkincisi, sosyal ağ temsilciliği meselesi. Eğer temsilci bulundurmazsa para cezası ve bant kısıtlaması yani Twitter'a, YouTube'a ulaşamama durumu var. Yasayı getirenler itiraz ediyorlar, 'Bu, Almanya'da da var.' Evet, Almanya'da da var ama orada hukuk var, burada hukuk yok; hepimiz biliyoruz. Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 126 ülke arasında 109'uncu sırada olan, medya özgürlüğü alanında 180 ülke arasında 157'nci sırada olan, daha geçtiğimiz hafta yayınlanan bir Demokrasi Endeksi'nde 179 ülke arasında 140'ıncı sırada olan bir ülkeden bahsediyoruz. Biz muhalifler bu sayıları, bu endeksleri söylemiyoruz arkadaşlar; uluslararası, bilimsel endeksler bunu söylüyor. Net bir şekilde ülkenin durumu ortada ve 'Almanya'da da bu yasa var.' diyorsunuz. Almanya'daki yasa, bu yasa teklifiyle aynı değil bir kere, Almanya'da sosyal medyaya yönelik kısıtlamalar var ama Türkiye'de tüm web sitelerine yönelik bir kısıtlama kararı alınmak isteniyor.'

İktidar sosyal medya platformları Türkiye'den gitsin istediğini ifade eden Gergerlioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Şimdi, baktığımız zaman, iktidar zaten sosyal medya şirketleriyle de konuşmamış. Profesör Yaman Akdeniz'le görüştüm, iktidar herhangi bir sosyal medya şirketiyle de oturup konuşmamış ve yasanın çıkması sonrası, bu Facebook, Twitter gibi firmalar Türkiye'den çekildiği zaman da zaten bir kaygısı yok iktidarın, 'Giderseniz gidin, zaten ana akım medyayla istediğimi söylemeye devam edeceğim.' diyor ve hiç kimseye bilgi verme ihtiyacı da hissetmiyor. Ben bu yargıya niye güveneyim ki? Çünkü işkence yapanın değil, işkence yapılanın yargılandığı bir ülkede yaşıyoruz. Bebeğine bebek maması alanların ihraç edildiği bir ülkede yaşıyoruz! Şu anda da unutulma hakkı getirilerek özgürlük kısıtlanıyor, özgürlük naraları altında özgürlük kısıtlanıyor. İşte, eski dosyalar, eski birtakım fotoğraflar rahatsız ediyor iktidardaki bazı arkadaşlarımızı ve bunların ortadan kaldırılmasını istiyor. Google'dan nedense bir türlü kaldırılamıyor. O fotoğrafları hepimiz görüyoruz ve o fotoğraflar bu şekilde kaldırılacak hepimiz bunu çok iyi biliyoruz. Sosyal medya yasası gerçekten kabul edilecek bir yasa değil, Almanya örnek gösterilerek kabul edilebilecek bir yasa değil çünkü Almanya ölçeğinde bir ülke değiliz.'

Sonuç olarak Gergerlioğlu şu görüşlere yer verdi: 'En sonunda şunu da söylemek isterim, Şu darbeye karıştığı iddia edilen erlerden sonra bakın.. dört yıldır bu konuda çok söz sarf ediyorum. Harbiyeli öğrenci annelerinin sesi olmaya çalışıyorum. Kimse onları duymak istemiyor ama apaçık belli ki bu öğrenciler masum ve onların masumiyetini haykıran bir öğrenci annesi Melek Çetinkaya sırf dört yıldır yapılan bir zulümdür, haksızlıktır dediği için şu anda tutuklanmış durumda. Düşünün, bugün Yargıtay'ın karar verdiği bir husus çünkü Yargıtay diyor ki o erler emir dinlemek zorundaydı. Harbiyeli öğrenciler de emir dinlemek zorundaydı ve tek kurşun sıkmamışlardı buna rağmen bu çocuklar defalarca müebbet hapse mahkûm edildiler. Acımasızca, vicdansızca mahkûm edildiler ve şu anda gencecik yaşlarında bu çocuklar zindanda çok zor durumda 7 kişilik koğuşlarda 45 kişi kalıyorlar, Silivri'de bu bir zulümdür buna itiraz eden Furkan Çetinkaya'nın annesi Melek Çetinkaya üstüne tutuklandı. Böyle bir ülkede ben yargıya güvenebilir miyim arkadaşlar? Böyle bir ülkede sosyal medya yasası adil bir yargı getirebilir mi?'

Editör: Haber Merkezi