• Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Başkent Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü'nden mezun oldum. Sonrasında özel bir kurumda çalışırken yine Başkent Üniversitesi'nde Halkla İlişkiler ve İletişim mastırımı tamamladım. Güzellik sektörüne adım attıktan sonra ise kalfalık, ustalık ve iş yeri açabilme belgesi almak için yeniden liseye yazıldım. Mezun oldum ve bunun yanında hem devlette hem de özelde birçok kurs ve eğitim aldım.

• Sektöre nasıl başladınız?

Küçüklüğümden beri her kız çocuğunda olduğu gibi benimde güzellik alanıyla ilgim çok fazlaydı. Yakın çevreme bolca makyaj yapardım. Resim yapmayı çok severdim ama bir gün bu sektöre kayabileceğimi hiç düşünmemiştim. Uzun seneler özel bir inşaat firmasında pazarlama uzmanı olarak görev aldım. Fakat hiç mutlu değildim. Kurumsal hayattaki rekabet, emeğinizin karşılığını alamamak beni fazlasıyla yıldırmıştı. Sonra bir arayış içine girdim. Nasıl kendi işimi kurabilirdim? Hep bunu düşündüm. Arkadaşlarım, ailem beni el yeteneğim konusunda hep cesaretlendirdi ve ben de bu alanda nasıl ilerleyebileceğimi düşünmeye başladım. Sonra makyaj eğitimi almaya karar verdim. 30 yaşında kariyerimden vazgeçip yepyeni bir sektör için kendimi eğitmeye ve bu alanda çalışmaya başladım. Öğrenmeyi seviyorum, bu yüzden 4 senedir kendimi geliştiriyorum. Makyajın yanı sıra, cilt bakımı ve kalıcı makyajla ilgili de birçok eğitim aldım ve şu anda güzellik alanında oldukça aktif bir şekilde çalışıyorum.

'KALICI MAKYAJ BİR NEVİ DÖVME İŞLEMİ SAYILIR'

• Güzellik alanında kaliteli ve sağlıklı ürünler kullanılmazsa ne gibi sonuçlar doğurur?

Normalde çok titiz bir insanım. Hatta sağlık konusunda fazla takıntılı olduğumu çevrem çok iyi bilir. Bu sektöre girdikten sonra da maalesef bu alanda çalışanların para için neler yapabileceklerini gördüm ve bu beni daha da çok korkutmaya başladı. Normal makyajda kaliteli ürün çok fazla. Yani ucuza da kaliteli ürünler bulabiliyorsunuz. Bunun tek handikabı kalitesiz bazı ürünlerde makyajınızın kalıcılığı çok az oluyor. Bunun yanı sıra eğer çok hassas bir cilde sahipseniz de alerjik reaksiyonlar gösterebiliyorsunuz. Ama bunun yanında kalıcı makyaj ve cilt bakımında ne yazık ki ucuz ve kalitesiz ürünler sizi sağlığınızdan edebilir. İyi eğitim almamış bir cilt bakımı uzmanı yüzünüze ve cildinize geri dönüşü olmayan ciddi zararlar verebilir. Aynı zamanda kullanılan malzemeler de öyle. Kalıcı makyaj bir nevi dövme işlemi sayılır. Sadece dövme gibi, cildinizin dermis tabakası kadar derine değil, epidermise kadar uygulanır. Bu nedenle dövme kadar kalıcı bir işlem değildir. Ayrıca çoğunda ufak da olsa kanamalar olur ve bildiğiniz gibi önemli hastalıkların birçoğu da kan yoluyla bulaşır.

'TEKNOLOJİK ALETLERİN YAN ETKİLERİ DAHA BİLİNMİYOR'

• Cilt bakımında kişiler ne gibi yanlışlar yapıyor?

Cilt bakımı son günlerde çok popüler olmuş bir uygulama. Bunun için sayısız makineler ve yöntemler geliştirildi. Birçok güzellik merkezi tanıtımlarını yaparken son teknoloji ürünlerden bahsedip duruyorlar. Ama toplumun şu konuda bilinçlenmesi çok önemli. Son teknoloji demek illa mükemmel sonuçlara sebep olacak demek değil. Aynı zamanda yeni olduğu için az tecrübe edilmiş anlamına da geliyor. Yani çoğu teknolojik aletlerin ya da yöntemlerin aslında yan etkileri daha bilinmiyor. Biz kadınlar da güzelleşmek uğruna her yolu denediğimiz için bu alet ve yöntemlere gönüllü olarak deneklik etmiş oluyoruz. Hatta buna gönüllü demek de çok doğru olmaz üstüne bir de para ödeyerek yapıyoruz. Yapılan yanlışlarla ilgili bir örnek vermek istiyorum. Cildiniz de çok fazla aktif akne var ise, bu ergenlik olabilir, hormonal bir bozukluk olabilir ya da karaciğerleriniz de bir rahatsızlık olabilir. O zaman cilt bakımı asla bir çözüm olamaz. Çok akneli bir cilde cilt bakımı doğru bir şekilde yapılmazsa akneler daha da çoğalabilir hatta kistik bir hale gelebilir. Bu nedenle her kişiye cilt bakımı iyi gelir diye düşünmüyorum. Bu tarz hassas ciltleri olan müşterilerimi önce bir cilt doktoruna gitmelerini tavsiye ediyorum. Hormon ve karaciğer testlerini de yaptırmalarını söylüyorum. Eğer doktorlar cilt bakımında bir sakınca görmezse, cilt bakımı işlemini yapıyorum. Çünkü cilt bakımı içten gelen bir rahatsızlığa çare değildir.

• Güzellik adı altında uygulanan yöntem ve tercihlerle insanların 'tek tipleşmesi' hakkında ne düşünüyorsunuz?

Teknolojinin ilerlemesi faydalı olduğu kadar, bizim için bir tehdit de aynı zamanda. Hayatımıza internetin girmesiyle, yaşamımızda ne gibi değişikliklerin olduğunun sanırım herkes farkında. Ben 90'lar çocuğuyum o yüzden bazı şeyleri çok daha fazla hissettiğimi düşünüyorum. Eskiden hatırlıyorum da kimse kimseye benzemek istemezdi herkes tek ve özel olmak farklı olmak isterdi ama günümüzde böyle bir şey söylemek çok zor. Artık herkes aynı buruna, dudaklara ve çeneye sahip olmak istiyor. Hele sosyal medya popüler olduğundan beri geldiğimiz nokta inanılmaz. Aslında ben bu kadar aktif bir sosyal medya kullanıcısı değildim fakat içinde bulunduğum sektör gereği, istemesem de çok aktif kullanmak zorunda kalıyorum. Hatta o tek tip olmuş insanlara özenmeye başladım. Bu kaçınılmaz bir son gibi yavaş yavaş beyinlerimiz yıkanıyor. Sanki eskiden izlediğimiz o distopya konulu filmlerin içinde yaşıyoruz ve bu beni fazlasıyla korkutuyor.

DOĞAL VE SADE MAKYAJ MODA

• Bize 2019 ve bu yılın makyaj trendlerini anlatır mısınız?

Makyaj trendlerini takip etmek oldukça güç. Çünkü biliyorsunuz çağımız artık hız çağı ve bu nedenle tam bir şeye alışırken, bir bakmışsınız tamamen değişmiş. Ama son yıllarda en popüler makyaj çeşitlerinden biri soft makyajlar. Yani çok abartmadan, doğal, sade. Özellikle gelin makyajlarında herkesin tercihi bu yönde oluyor. Toprak tonları, pastel tonlar çok moda. Bunun yanı sıra bir parıltı da girdi hayatımıza eskinin simleri gibi değil ama ışıltılar var artık günümüzde. Bunlara pigment diyoruz ve özellikle genç ciltlerde bir harika duruyorlar. Metalik renklerde çok moda gözlerde, dudaklarda hatta tırnaklarda bile metalik renkler var. Evet, iki zıt kutup ama aynı derecede etkililer. Her ikisini de tercih edenler oluyor. 2020'de de, 2019'dan çok farklı değil trendler. Kırmızı rujlu makyajlar bu sene de çok moda. Bunun yanı sıra yine sade, sadece cildinizin ışıltısını ve sağlığını ön plana çıkartacak cilt makyajları da popülerliğini koruyor.

• Kişiler sosyal medyanın etkisiyle hangi yanılgılara düşüyor?

Sosyal medya benim en çok eleştirdiğim alanlardan biri artık neye nasıl inanacağımızı bilmiyoruz. Üstelik şöyle yanlış bir algı var. Çok popüler olanlar çok iyidir. Hayır, her zaman ve herkes için bunu söyleyemeyiz. Evet, popülerlik önemli, marka olmak önemli ama sosyal medya sayesinde hak eden de etmeyen de popüler bu devirde. Çok fazla hile yapabilirsiniz sosyal medyada ve bunun hiçbir cezası yok. Bu mecra ile ilgili yasalaşmış kanunlar çok fazla yok. Bu nedenle şu an herkes ne tutturabilirse onu yapıyor. Benim tüm kullanıcılara tavsiyem gözünüzle görmeden ya da yakın çevrenizden birinin bir deneyimi yoksa görsellere çok fazla inanmayın. Çünkü bildiğiniz gibi hayatımızda artık filitreler var. Makyajı, cildi, kalıcı makyajı bu görsellerde olduğundan farklı gösterebiliyoruz. Bunu tüm kullanıcılar kendileri de yapıyor. Lütfen bunlara hemen inanmayın. Sektörün içinde olduğum için rahatlıkla konuşabiliyorum. Çoğu profesyonelin kullandığını söylediği ürünler bile sahte. Bunu kimseyi korkutmak ya da kimseyi zan altında bırakmak için söylemiyorum. Fakat bir şeyi tecrübe etmeden sadece bir fotoğraf ya da video ile size uygun olup olmadığını bilemezsiniz.

'UCUZSA ŞÜPHE EDİN'

• İnsanlar, eğitimsiz veya merdiven altı çalışan kişilerle temas kurmadan, doğru makyözlere nasıl ulaşabilir?

Aslında bu konuyu sadece makyözlerle sınırlamamalıyız. Cilt bakım uzmanları ve kalıcı makyaj uzmanları bence çok daha önemli. Çünkü bu alanlarda yapılan uygulamalar makyajdan çok daha riskli. Önceki soruda da belirttiğim gibi tecrübe edilmiş kişileri ve kurumları tercih etsinler. Kullanılan malzeme, ortamın hijyeni ve uygulama yapan kişinin eğitimine bilgisine dikkat etsinler. Bunu her fırsatta dile getiriyorum. Bu saydığımız alanlar ihtiyaç değil. Lüks sınıfında tanımlanan hizmetler eğer paranız yoksa yaptırmayın. Bir işlemi çoğu bilindik yer belli bir fiyata yapıyorsa ve sizin bulduğunuz x bir yer bu işlemi yarı fiyatının altına yapıyorsa şüphe edin ucuz diye yaptırmayın. Çünkü gerçekten maliyeti fazla olan işlemler bunlar ve verilen emek de cabası.

• Yine son günlerde sıkça dile gelen kalıcı makyajı bize detaylı anlatır mısınız?

Kalıcı makyaj bir nevi kusurları örtmek ya da güzelliği ön plana çıkartmak için yapılan bir işlem. Çok sayıda çeşidi var. Şu an aklıma gelenler; kıl tekniği kaş uygulaması (Microblading), pudralama kaş, dipliner, eyeliner, dudak renklendirme, göz altı morlukları için yapılan renklendirme uygulaması vb… Kıl tekniği kaş, ucunda micro iğneler olan bir kalemle yapılıyor. Kaşınız altın orana göre yüzünüze en uygun şekilde çiziliyor ve çizilen bölgeye tek tek kaş çizilerek yapılıyor. Kalıcılık süresi yağlı ciltler 10-12 ay normal ve kuru ciltler de 1-1,5 yıl arasında değişiyor. Pudralama kaş, dövme makinasına benzer bir makine ile yapılıyor. Ama daha önce de belirttiğim gibi dövme gibi derinin çok altına değil daha üst tabakasına yapılıyor bu nedenle geçici. Dipliner, eyeliner, dudak renklendirme de aynı makine ile yapılıyor. Bu işlemlerin ömrü cilt yapısına göre değişkenlik gösterebiliyor. En kalıcı işlemlerden bir tanesi dudak renklendirme o da yaklaşık bir 2-2,5 sene kalıyor. Gözaltı için yapılan pigmentasyon yöntemi de henüz çok yeni bu nedenle sonuçlarından çok emin değilim ve bu konuda çok fazla bilgim yok. Bu işlemlerin çoğunda ciltte kanamalar oluyor. Bu nedenle ağlığınız için çok riskli işlemler. Bu nedenle çok güvendiğiniz ve bildiğiniz yerlerde yaptırmalısınız. Ayrıca işlem sonrası gözde de dudakta da şişme oluşabiliyor fakat birkaç gün içinde normale dönüyorsunuz. Bu tarz kalıcı işlemleri özellikle şeker hastaları, hamileler, emziren anneler, kanser tedavisi gören kişilerin yaptırması kesinlikle yasak. Bunun yanı sıra kan sulandırıcı kullanan hastalarında işlem den 1 hafta önce ilaçlarını bırakmaları ve doktorlarından onay almaları gerekmektedir. Kanser hastalarında şöyle bir istisna var, hastalığı yenmiş kişiler kemoterapiden 6 ay sonra doktorlarının izin vermesi durumunda bu işlemleri yaptırabilirler.

• Kalıcı makyajın size göre avantajları veya dezavantajları neler?

Kalıcı makyaj çok abartılmadığı sürece bence bir dezavantajı yok. Üstelik kişinin özgüveni içinde oldukça yararlı bir işlem. Sürekli bakımlı görünmek çok hoş bir duygu. Ama estetik çılgınlığı gibi abartılırsa dezavantajları olabilir. Örneğin, bir hastanız var ya da bir cenazeye gideceksiniz, makyajla gitmek istemezsiniz değil mi? Bu nedenle çok abartmadan yapılırsa bence çok kullanışlı.

• Bu uygulamadan sonra kişiler nelere dikkat etmelidir?

Uygulamalardan sonra dikkat edilmesi gereken birçok şey var. Hizmeti aldığınız profesyoneller işlem sonrası detaylı bir şekilde size ne yapıp ne yapmamanız gerektiği konusunda bilgilendiriyorlar. Çünkü her işlem sonrası farklı yapılması gereken önlemler var.

Editör: Haber Merkezi