Kadınların ve kamuoyunun tepkisi üzerine 2016 yılında geri çekilen, 'evlilik affı' olarak bilinen düzenleme yeniden Meclis yolunda. Ankara Kadın Platformu'ndan Nebiye Merttürk ve Çocuklar İçin Daha İyi Bir Dünya Girişimi'nden Sevinç Koçak yasanın erken yaşta evliliklerin önünü açacağını belirterek düzenlemeye tepki gösterdiler. 3 yıl önce Meclis'e getirilen bu yasa tasarısı için platform olarak çağrı yaptıklarını belirten Nebiye Merttürk, o süreçte hem platform bileşeni hem de platform bileşeni olmayan bir çok kadınla birlikte Meclis'in kapısına dayandıklarını söyledi. Merttürk, 'O dönem, çok kalabalık bir kitle ile birlikte bu yasayı istemediğimizi dile getirdik. Tepkimiz karşılık buldu ve yasa geri çekildi. Ardından yasa bu üç yıl içerisinde bir kaç defa kadınların önüne konuldu. Her seferinde kurumlardan ciddi itirazlar çıktığı için geri çekilmek zorunda kaldı. Her seferinde toplumun önüne ısıtıp ısıtıp yeniden bu meseleyi koyuyorlar herhalde daha az tepki alacaklarını düşünüyorlar aslında bir nevi nabız ölçüyorlar.' diye konuştu.

'İKTİDARIN SAMİMİ OLMADIĞININ FARKINDAYDIK'

3 yıl boyunca yasa tasarısına itiraz ettiklerini kaydeden Merttürk, 'Çünkü, yasa tasarısının içerisinde çok ciddi sıkıntılı maddeler vardı. Mesela, rıza yaşının 15'ten 12'ye kadar çekilmesi gibi... Toplumsal bir muhalefet ile birlikte yasayı geri çektirebildik. Amaç, çocuk yaştaki evliliklerin devlet eliyle meşrulaştırılması. Çocuk yaşta evlilik de denilemez çocuk istismarı tanımı daha doğru.' ifadelerini kullandı. Türkiye'nin, Çocuk Hakları Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi gibi bir çok sözleşmenin tarafı olduğunu buna rağmen halen 3 yıl önce geri çekilen evlilik affının yeniden gündemde olduğunu hatırlatan Merttürk, bu tarz sözleşmelerin göz boyamak için imzalandığını sanki çocuklardan ve kadınlardan yana bir taraflılık söz konusuymuş gibi davranıldığını aslında böyle bir taraflılığın söz konusu olmadığını söyledi. 'Biz bu sözleşmeler imzalandığında iktidarın samimi olmadığının farkındaydık' diyen Merttürk, 'Ama ancak bu bizim kazanımımızdı.' dedi.

'YASA, ÇOCUKLARIN HAYATLARINDA ONARILMAZ HASARLAR AÇACAK'

Merttürk konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Yasa, çocukların hayatında onarılamaz hasarlar açacak. Seçime gidilirken bu affın çıkacak olması ciddi problemlerin bir seçim malzemesi haline getirebileceğini akla getiriyor. 10 bin mağdurdan bahsediliyor bu mağdurların kim olduğu bile daha belli değil. Kaldı ki, devlet hangi mağduru koruyacağını iyi seçmeli. Diyelim ki yasada taraflardan birinin yaşı büyükse diğeri reşit değilse ve bir evlilik gerçekleşmişse bu evlilik uzun yıllardır devam ediyorsa buna yönelik geriye dönük bir aftan bahsediliyor. Bu durum erkeklerin reşit olduğu ve kız çocuklarının reşit olmadığı bir durum. Zaten eşitsiz bir toplumda büyüyen iki cinsin eşitsiz bir ilişkiye adım attıkları bir durum söz konusu. Bizim açımızdan devlet asla biri reşit diğeri reşit olmayan iki gencin (bu, faili masumlaştıran bi tarif) evlenmesini kabul edemez. İmza attığı yasalara göre bu böyle. Uluslararası sözleşmelere göre de bu böyle. Bilimsel olarak da 18 yaşını doldurmamış herkes çocuk. Dolayısıyla reşit bir insanın 15 yaşındaki bir çocukla birlikteliği çocuk istismarından başka bir şey değildir. Mağdur olan her türlü çocuktur, çocuk süreç içerisinde evliliğe ikna edilmiş olabilir, tehdit alıyor olabilir, zorunda kaldığı için bu evliliğe ses çıkarmıyor olabilir. Ya da evlendikten sonra diyelim ki eşi hapse girdi tekrar mağdur oluyor. Bu yüzden böyle bir talebi olabilir; bizim sonuçtan kaynaklanan mağduriyetleri tartışmak yerine zaten başta bu mağduriyeti yaratmamayı tartışmamız gerekir.'

'ENSAR VAKFI'NDAKİ MANTIK BURADA DA GEÇERLİ'

Yasanın bir kerelik af olarak tartışıldığını belirten Mertürk, şu değerlendirmelerde bulundu: 'Bir kere denilince aklıma ilk gelen 'Bir kereden bir şey olmaz' denmişti Ensar Vakfı'ndaki istismar olayı için. Burada da aynı mantık geçerli. Devlet, bir kerelik istismarı 'Biz affedebiliriz' diyor. Bu sayede bundan sonraki istismarlarda da aslında bu affın olabileceğinin sinyalini veriyor. Erken yaşta evlilik yasa tasarısı olarak tartışılıyor biz buna 'çocuk istismarı yasa tasarısı' diyoruz. Bu 'istismar yasasıdır' biz buna asla izin vermeyeceğiz.'

'DAHA BÜYÜK MAĞDURİYETLERE YOL AÇACAK'

Çocuklar İçin Daha İyi Bir Dünya Girişimi adına konuşan Sevinç Koçak ise, 'Böylesi bir af teklifini iyi niyetli bulmuyoruz. Mağduriyetin önlenmesi adına önerilen bu düzenlemenin daha büyük mağduriyetlere yol açacak olması apaçık ortadadır.' diyerek gündeme getirilen düzenleme hakkında endişelerini dile getirdi. Koçak, söz konusu af yasasının Meclis'ten geçmesi durumunda toplum nezdinde istismarın meşruiyet kazanacağını ve çocuk istismarı meselesinde işte o zaman ciddi mağduriyetlerin yaşanacağını söyledi. Koçak, 'Bu yasalar çocukları değil, ne yazık ki tacizcileri koruyor. Devletin aldığı tavır çocuktan yana bir tavır değil tacizciden ve istismarcıdan yana bir tavır. Çünkü erken evlilik, bir çocuğun bir yetişkin tarafından zorla cinsel birlikteliğe maruz bırakılması anlamına geliyor. Çocuk, kendi rızasının olabileceği bir yaşta değilken; devlet eliyle böyle bir evlilik bağının kurulabileceğini söylüyor.' dedi. Tacizin, tecavüzün, erken yaşta evliliğin, bu tür yasalar eliyle meşrulaştırıldığını belirten Koçak, 'Bu süreç bütün kadın örgütlerinin ve çocuk örgütlerinin birlikte hareket etmesini gerektiren bir süreç. 3 yıl önce bu yasa böyle bir çaba ve büyük bir çalışma ile durdurulmuştu. İnanıyoruz ki bu süreçte de hep birlikte ve yan yana durarak böyle bir yasanın geri çekilmesini sağlayabiliriz.' diye konuştu. Koçak, 'Türkiye, İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesinin imzacılarındandır ve bu yasa tasarısı İstanbul Sözleşmesini ihlal ediyor. Hükümet, uluslararası çocuk hakları sözleşmelerindeki gerekleri yerine getirmekle yükümlüdür.' dedi. Cezaevlerinde çocuk yaşta evlilik faili olarak yatan ve tahliye bekleyen 10 bin kişinin çoğunun Roman olduğunun belirtildiğini ifade eden Koçak, 'Diyelim ki cezaevindekilerin çoğu Roman bu neyi değiştirecek? Roman çocuklara bu hak mı görülecek? Çocuk yaşta evlilik kültürel bir durum gibi gösterilerek meşrulaştırılamaz. Bu sorunun nedeni kültürel değil, ekonomik ve sosyaldir. Bu koşulları yaratan asıl sorunları çözecek adımların atılması gerekirken, çocuklara ceza gibi yasaların çıkartılması sorunu derinleştirir.' diye konuştu.

'HER ÜÇ ÇOCUKTAN BİRİ İSTİSMARA MARUZ KALIYOR'

'Türkiye'de çocuk istismar oranı yüzde 33' diyen Koçak, şöyle konuştu: 'Bu oran her üç çocuktan birinin istismar edildiğini gösteriyor. Bu ciddi bir oran. Ve bu oranın önüne geçmenin yolu bu tür yasal düzenlemeler değil çocukları güvence altına alacak, koruyabilecek yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Ceza hükümlerinin arttırılması gerekirken tam aksi yönde adımlar atılıyor.' Yasanın 3 yıl sonra yeniden gündeme getirilmesinin erken yaşta evlilikleri meşrulaştırma çabası olduğunu kaydeden Koçak, çocuk ve kadınlara yönelik cinsel istismarın artmasının sebebinin hükümet politikaları olduğunu söyledi.

'İSTİSMAR AKLANIYOR'

Yasanın 3 yıl önce gündeme geldiğini hatırlatan Koçak, önergenin kadın örgütlerinin büyük bir çabasıyla geri çekildiğini kaydetti. Yasanın yeniden gündeme gelme biçiminin ilginç olduğunu belirten Koçak, 'Önergeyi sunanlar 'Zaten ortada bir evlilik bağı var. Hala evlilik sürerken bir tarafın hapishanede olması koşulu evlilik birliğini bozuyor, dolayısıyla ne yapalım: Bir af ile birlikte bu evliliklerin sürdürülmesi için hapishanede olan kişileri tahliye edelim' diyorlar.' Böyle bir durumda istismarın doğrudan aklandığını ifade eden Koçak, 'Bu yasa ile birlikte erken yaşta evliliklerin önü doğrudan açılmış oluyor.' dedi. Yasanın tacizciler ve tecavüzcüler için geçerli olmadığının ifade edildiğini ama bu söylemin doğru olmadığını belirten Koçak 'Tecavüze ve tacize uğrayan bir çocuğun susturulmasının önüne ne geçecek? Bu yasa ile birlikte erken evliliklerde taciz ve tecavüzün evlilik yoluyla aklanmasının önü açılıyor. Asıl problem burada. Bundan sonra yaşanacak olan tacizlerin de önü açılacak.' diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi