Dilimizde bir söz vardır, darbı mesel olmuştur: 'Koynumda yılan beslemişim', der.

İnsanı tanıyamamayı anlatır bana göre. Hatta bir kitap adı çıkar gelir yerleşir belleğime: İNSAN

BU MEÇHUL...

Bu da nerden çıktı demeyin: Bugün 29 Temmuz. 5 yıl öncesine götürüyor beni anılarım. Yıl, 2006. Günlerden Cumartesi. Saat 11.00 suları. Her cumartesi olduğu gibi dostum İsmet

Kemal Karadayı'nın telefonunu çaldırdı. Karşımdaydı: ' Merhaba arkadaş !' dedi. 'Ne var ne yok?' diye sordu. Onun deyişiyle yanıt verdim: HER ŞEY VAR, HİÇBİR ŞEY YOK!

Ayrıntıya girmiyorum. Telefonumdan sonra Kadıköy'e iner. Yolda yığılır kalır. Haberi duyar duymaz hastaneyi, yakınlarını aradım. Saat 17.30'da ulaştım. Damadıydı konuşan: 'Maalesef az önce kaybettik' oldu yanıtı.

Hem kendisi, hem de beni temsilen cenazesine, Sevgili Ağabeyim Safder Kartoğlu katıldı.15 yıl süren ve bundan sonra da sürecek olan bir dostluğu sizlerle de paylaşmak istedim.

*

Sevgili Karadayı'nın kendine özgü sözleri vardı. Bunlardan biri de, 'Ben adamı ağzından tanırım' idi. Kimileri de 'ben adamı gözünden tanırım. Gözler yalan söylemez' derler. Adam konuşurken gözlerini kaçırıyorsa nerden anlaşılır söyleyip söylemediği? Konumuz yalandan çok, kişinin kendini tanımlama sorunsalıdır konu.

Hukukçuydu. Savcılık yapmıştı; Avukatlığı da bırakmıştı. Oğlu Haldun'a kalmıştı savunmanlık. TÖS olayında Niğde Savcısı iken verdiği kararla ünlenmişti. Ama o bir başka ünlüydü aynı zamanda: ŞAİR, YAZAR, ÖYKÜCÜ idi.

Edebiyatı yaşamından ayrı tutmamıştı: ADALET DİYE DİYE, PATLICAN FİDELERİNE MUSKA, HUKUKSUZ YÖNETİMLER-SUSKUN İNSANLAR, SÖZ GÜMÜŞSE, KUT KAPANI ŞİİRLER-MAĞMA, DİPNOTLU ŞİİRLER, ORTAKÖYDE ZAMANLAR, SOSYALİZM-AŞK ve HUKUK,

BİRAZ İSTANBUL MUSUN? İYİGÜNLER HEPİNİZE vd. Bütün yapıtlarında toplumcu gerçekçiliği, bütün boyutlarıyla işleyen, yaşantılara, yaşam tanıklıklarına yer veren ve ne yazıktır ki; yok sayma derecesinde görmezden gelinen bir önemli değerdi.

Son konuşmalarımızda bundan yakınıp durmuştu. Niğde'de, yıllar sonra gittiğimde bile gördüm ki; NİĞDELİ onu unutmamıştı.

NİĞDE, Aydınlar kentiydi. Ama bugün o Niğde de, yozlaşma ve kamplaşmadan nasibini almıştı zaman içinde.

*

Karadayı'nın yapıtlarındaki dili, onun ağzını da bedelli eder güzelliktedir. Adalet Diye Diye'de, Hukuksuz Yönetimler-Suskun İnsanlar'da mesleki anı-anekdot ve yorumlarıyla onun görev, hak-hukuk anlayışını da öğrenmiş oluyoruz…