KESK 31 Mart yerel seçimlerine dair seçim tutumunu açıkladı. KESK Merkez Yürütme Kurulu tarafından yapılan basın toplantısında konuşan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, yerel seçimlerin genel seçim havasında geçeceğini ifade ederek, 'Bu seçimlerde sadece yerel yöneticiler seçilmeyecek aynı zamanda 'yeni' başkanlık sisteminin onaylanıp onaylanmadığının da referandumu olacaktır' diye konuştu.

KESK VE MÜCADELE

Bozgeyik, KESK'in hak ve özgürlük mücadelesi verdiğini hatırlatarak, 'Kuruluşundan bu yana sendikal hak ve özgürlükler mücadelesini ülkemizin emek, demokrasi, eşitlik, laiklik, özgürlük ve barış mücadelesinin ayrılmaz bir parçası kabul eden Konfederasyonumuz; demokratik dönüşümün ve toplumsal demokrasinin pratikleşme alanı olan yerel yönetimlerin emekten yana, demokratik, katılımcı, şeffaf, toplumsal cinsiyet eşitliğini odağına alan, özgürlükçü ve ekolojik bir biçimde yeniden yapılanmasını en temel ilkelerden biri olarak kabul etmektedir. 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde tutumumuz da bu çerçevede olacaktır.' ifadelerini kullandı. Yerel yönetimlerde karar alma süreçleri başta olmak üzere tüm süreçlerin halkla birlikte planlaması gerektiğini aktaran Bozgeyik; adil, eşitlikçi, laik, demokratik, şeffaf ve katılımcı yerel yönetim anlayışının hakim kılınması sonucunda makro sorunların çözüm zemininin güçleneceğini kaydetti. Kadınların yerel yönetimlerde daha fazla söz sahibi olması ve toplumsal cinsiyet eşitliğini ilke edinen yerel yönetimlerin oluşması gerektiğini belirten Bozgeyik, 'Yerel yönetimlerin ekolojik sorunlara karşı daha duyarlı olması ve çözümler üretmesi durumunda AKP'nin 'kader' diye sunduğu doğa felaketleri önlenebilecek, dünyamızın ve çocuklarımızın geleceği tehlikelerden kurtulacaktır' dedi.

HANGİ ADAYLARA OY VERECEKLER?

Bozgeyik, konfederasyonun seçim tavrına dair şunları söyledi: 'Karar alma ve denetleme mekanizmalarında gerçek katılımcılığı ve şeffaflığı gözeterek, yönetimleri halkın katılımına açan ve 'geri çağırma' ilkesini kabul eden; demokratik ve katılımcı bir yerel yönetim anlayışının öncelikle il genel ve belediye meclislerinde karşılık bulması gerektiğine inanan, gereğini yerine getiren; yerel yönetimleri birer şirket olarak değil, halka hizmet veren kurumlar olarak gören ve yerel hizmetlerin verilmesinde kar değil, toplumsal yararı esas alan; yerel hizmetlerin sunumunda özelleştirme ve taşeronlaştırmaya karşı çıkan; başta bütçe olmak üzere yerel yönetimlerin bütün plan ve uygulamalarını toplum merkezli, eşitlikçi ve demokratik bir biçimde hazırlamayı ve uygulamanın her aşamasında, sokak, mahalle ve kent meclislerine şeffaf bir şekilde hesap vermeyi taahhüt eden anlayışa oy verecektir.' Bozgeyik, KESK olarak kamusal hizmetleri herkes tarafından ulaşılabilir, nitelikli, eşit, parasız ve anadilinde sunan ve ulaşım, temiz su, alt yapı, ısınma, çöp vb. hizmetlerin halka doğrudan, sürekli, nitelikli ve ücretsiz ulaştırılmasını birincil görevi olarak gören anlayış ve programların taşıyıcısı adaylara oy verilmesini savunduklarını ifade etti.

Editör: Haber Merkezi