Sendika tarafından yapılan açıklamada, 'Yükseköğretimde muhafazakar dönüşümü yine kadınları hedef alarak başlatmaya kalkışan yeni bir saldırı ile karşı karşıyayız. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uluslararası öğrenciler mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada Japonya'daki 800 üniversitenin 80'inin kadın üniversitesi olduğunu belirterek bu konuda çalışma yapılması talimatı vermiş, daha önce sık sık gündeme getirilen karma eğitim karşıtlığını bir kez daha ortaya koymuştur' denildi. Eğitim Sen Merkez Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Japonya'da 800 üniversiteden 80'i kadın üniversitesi. Kreşten alıp ilk, orta, lise, ardından üniversite olmak suretiyle farklı bir yapıyı oluşturmuş durumdalar. YÖK Başkanı'na hatırlatıyorum, çalışmanı da buna göre yap. Türkiye de benzer bir adımı atmalı' cümlelerinin ardından TBMM'ye sunulan 11. Kalkınma Planı'nda 'Japonya örneği incelenerek sadece kadın öğrencilerin kabul edildiği kadın üniversiteleri kurulacaktır.' maddesi yer aldığını hatırlatarak, kadın üniversitelerinin kurulması kararına tepki gösterdi. Sendika yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi: 'Bir ülkenin cumhurbaşkanı; küresel toplumsal cinsiyet eşitsizliği raporunda 110. sırada olan Japonya'da 'kadın üniversiteleri'' olduğunu, 19. yüzyılda başlatılan bir uygulamayı 165 yıl sonra birdenbire fark ediyor; Türkiye'ye gelir gelmez YÖK'e kadın üniversiteleri kurulması için hazırlık yapın direktifi veriyor; bu açıklamanın hemen devamında da kadın üniversiteleri maddesi 11. Kalkınma Planı'nda yer alıyor. Kalkınma Planı hazırlanması ile ilgili usulen de, göstermelik de olsa bir süreç işletilmesi, sosyal taraflarla görüşülmesi gerekirken bu usule dahi uyma ihtiyacı hissedilmemiştir. Bu denli önemli bir konu, bir tören konuşmasında Cumhurbaşkanı 'Kadın üniversitesi kurun!' dedi diye üniversite kurulur mu?' sorusunu sormanın yaşadığımız ülke gerçekliğinde bir karşılığı kalmamıştır.'

CİNSİYETÇİ EĞİTİM

AKP'nin 17 yıllık iktidarı döneminde yapılanların hatırlatıldığı açıklamada, 'Yıllardır Türkiye'deki eğitim sistemini cinsiyetçi, milliyetçi, gerici, piyasacı ideoloji çerçevesinde baskıyla dönüştürmeye çalışan AKP hükümetleri, son yıllarda eğitim kurumlarında yaptığı düzenlemeler ile doğrudan kadınların kazanımlarını ve yaşam alanlarını daraltmayı amaçlayan kadın düşmanı politikaları uygulamaya başladı. Yükseköğretim kurumlarında toplumsal cinsiyet eşitliğini geliştirmek ve toplumsal cinsiyet temelli şiddeti önleyebilmek için alınan bütün önlemleri geçtiğimiz yılın sonunda bir kalemde silip atan YÖK, şimdi 'Tez kadın üniversiteleri kurula!' fetvasını hayata geçirmek için çalışmaya başladı.' Açıklamada, 'Kız çocuklarının yarısının ilköğretimden ortaöğretime geçişte eğitim hakkından vazgeçmek zorunda bırakıldığı, aile ve 'mahalle' baskısı altında kadınların yoğun şiddete maruz kaldıkları, gerçekte erkeklerle kadınların, kadın saygınlığı zedelenmeden bir araya gelebildiği toplumsal alanların son derece sınırlı olduğu, üniversite çağındaki her on genç kadından ancak birinin yükseköğretim görebildiği, çalışabilecek durumdaki her on kadından ancak üçünün iş gücü piyasasında yer bulabildiği ülkemizde yaşadığımız bu gerçeklik iktidarın kadınları yok sayan politikalarının sonucudur. Meslek sahibi olmak ve farklı düşüncelerle karşılaşıp hayatı sorgulama fırsatı yakalamak isteyen tüm kadın öğrencilere sesleniyoruz. 'Tez kadın üniversiteleri kurula!' fetvası; kadınlar kadınlarla, erkekler erkeklerle sosyalleşir, kadınlar kadınlara, erkekler erkeklere hizmet verir anlayışını savunan otoriter-gerici ataerkilliğin uzantısıdır. Kadınları gelecekte yalnızca kadınlara hizmet verebilecekleri toplumsal cinsiyet rollerine göre mesleklere hapsetme, kamusal toplumsal alandan dışlama hazırlığıdır. Bu topraklarda geçmişten bugüne binbir zorlukla okuyup meslek sahibi olmuş kadınların mücadelelerine haksızlıktır, kazanımlarına saldırıdır' denildi. 'Türkiye'de yıllardır özerk bilimsel üniversite mücadelesi sürdürüyoruz.' Denilen açıklamada, 'Üniversiteleri üniversite yapan bilimdir, bilimsel eğitimdir. Toplumsal cinsiyet eşitliği ve karma eğitim bilimsel eğitimin temel ilkeleridir. Açıkça bilinmelidir ki Encümen-i Muallimin'den TÖS'e, TÖB-DER'e ve Eğitim Sen'e uzanan ve bu topraklarda yüzyılı aşan bir mücadele geleneği olan bir eğitim örgütü olarak, Türkiye'de gericiliğin ve siyasal İslami rejimin kadınların yaşam ve eğitim haklarına yaptığı bu saldırılara boyun eğmeyeceğiz.' değerlendirmelerinde bulunuldu.

Editör: Haber Merkezi