Ülkemizde devlet ve özel sektörde toplam 1 milyon civarı sağlık çalışanın belirten Demir, şunları söyledi: ' Bizler, ailelerimizle birlikte yaklaşık 5 milyonu bulan sayımıza rağmen gittikçe büyüyen sorunlarımızın ülke gündeminde kendine yer bulamamasını anlayamıyoruz. Seçim sürecindeyiz ve ne yazık ki değerli Cumhurbaşkanı Adaylarımızdan veya Siyasi Partilerimizden bu sorunların çözümüyle ilgili somut bir seçim vaadi bile duyamıyoruz. Defalarca söz verilmesine, hatta tarih verilmesine rağmen yıpranma payında bir gelişme olmamasından, emeklilik ücretlerinin düşüklüğüne, atanmayı bekleyen yardımcı sağlık personellerinden, acillerde çalışan arkadaşlarımızın yaşadığı problemlere, aile hekimliğinde çalışanlarının yaşadığı izin probleminden, yüzde 20'leri geçen reel ücret kayıplarına, hastanelerimizde performans sistemi nedeniyle yaşanan sorunlardan, her geçen gün artan iş yüklerine, mevzuattaki eksikliklere kadar dile getirilmesi gereken, çözüm sözü beklediğimiz birçok sorunumuz yerli yerinde dururken, ne yazık ki değerli Cumhurbaşkanı adaylarımızdan veya Siyasi Partilerimizden bu sorunların çözümüyle ilgili somut bir seçim vaadi bile duyamıyoruz meydanlarda.'

En çok şiddete uğrayanların sağlık çalışanları olduğunu belirten Demir, 'Bütün bu sorunlarımızdan önce tüm sağlık çalışanlarının ortak sorunu olan 'Sağlıkta Şiddet' in önlenmesi için ilk adım olarak gördüğümüz caydırıcı ve etkin bir 'Sağlıkta Şiddet Yasası'na bizlerin ve ülkemizin ivedi olarak ihtiyacı bulunmaktadır. Sağlık çalışanlarının, resmî rakamlara göre diğer meslek gruplarından 16 kat daha fazla şiddete uğraması ülkemize yakışmayan çok üzücü bir veridir. Bu sorunun çözümü ile vatandaşlarla sağlık çalışanı arasındaki ilişki güçlendirilecek ve ülkemiz sağlık hizmetinde bir üst seviyeye yükselebilecektir.' diye konuştu.

Sorunlarına çözüm beklediklerini ifade eden Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Bizler bu sorunun çözümü için etkin adımlar atılmasını beklerken, yakın zamanda görevini yapmaya çalışan bir hekim arkadaşımız, Antalya'da darp edilmiş ve bacağında birden fazla kırık oluşmuştur. Arkadaşımız henüz ameliyatta iken, saldırgan çıkarıldığı mahkeme tarafından serbest bırakılmıştır. Bu kabul edilemez ve sürdürülemez bir durumdur. Biz sağlık çalışanları, kutsal olarak gördüğümüz sağlık hizmetini verirken saldırıya uğrama ve öldürülme endişesi yaşamak istemiyoruz. Tüm muhataplarımızdan ve yetkililerden, en doğal hekim hakkı olarak bilinen güvenli bir çalışma ortamı ve özgür ve bağımsız olarak mesleğimizi icra etme hakkı talep ediyoruz. Halkımızın sağlığının korunması ve geliştirilmesi için önce bizler sağlıklı olmak zorundayız.

Bu nedenle biran evvel 'Sağlıkta Şiddet Yasası' Türk Ceza Kanunu'nda kendine yer bulmalı, Ceza Muhakemeleri Kanunu buna göre düzenlenmeli ve diğer idari önlemler sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütlerimizle birlikte hayata geçirilmelidir. Sağlık çalışanının kendini güvende hissetmediği bir ortamda, güvenli bir sağlık hizmeti de alınamayacaktır. Bu yüzden seçimlerde adaylığını açıklamış tüm Sayın Cumhurbaşkanı Adaylarımızdan ve Siyasi Partilerimizden ortak güçlü ve kararlı bir tavır sergilemelerini ve 'Sağlıkta Şiddet Yasası'nı hayata geçirmelerini talep ediyoruz.'

Editör: Haber Merkezi